1. İçeriğe git
  2. Ana menüye git
  3. DW'nin diğer sayfalarına git

'Zaman kazanıldı'

18 Ocak 2016

Nükleer anlaşma şartlarını yerine getiren İran'a uygulanan yaptırımların kaldırılması, Alman gazetelerinin başlıca yorum konusunu oluşturuyor.

https://p.dw.com/p/1Hf9h
Fotoğraf: Reuters/K. Lamarque

18.01.2016 - Alman basınından özetler

İran'ın, dünyanın güçlü ülkeleri ile vardığı nükleer anlaşmanın şartlarını yerine getirdiğinin saptanması üzerine bu ülkeye uygulanan yaptırımlar kaldırıldı. ‘Flensburger Tageblatt' gazetesi yaptırımların kalkmasını dört gözle bekleyen ihracatçı Alman şirketlerini şöyle uyarıyor:

“Almanlar hemen sevinmesinler. Aynı zamanda kötü yönetim yüzünden de aksayan İran pazarının yeniden canlanması birçok faktöre bağlı. Petrolün ucuzlaması, İran'ın döviz gelirlerinin düşmesine yol açtı. Aynı zamanda İsrail ve Amerika'nın kuşkuları da giderilebilmiş değil. Bu faktörlere İran ile Suudi Arabistan arasındaki gerginlik de dahil edilebilir. Taraflardan birinin düşmanıyla yaptığı ticarette (örneğin silah satışları) Almanlardan çekingen davranmalarını istemeyeceğini kimse garanti edemez.”

‘Die Welt' gazetesinin yorumunda ise nükleer anlaşmanın İran'ı uzun vadeli hedeflerinden caydırmaya yetmeyeceği ifade ediliyor:

“Nükleer anlaşmadaki şartların 15 yıllık süresinin dolmasıyla İran'ın atom bombası geliştirmesine kimse mani olamayacaktır. Komşuları da o tarihe kadar İran'ın nükleer seviyesine gelmiş olacaklardır. Nükleer anlaşmanın barış getireceği şüphelidir. Kesin olan, orta vadede nükleer silahlanma yarışı başlatıp, İsrail'i hayati tehlikeye atabilecek ve Ortadoğu'daki konvansiyonel anlaşmazlıkların artmasına yol açabilecek olmasıdır. ABD Başkanı Barack Obama, İran'ın nükleer programıyla ilgili anlaşmayı dış politikasının ana konusu yapmıştı. Anlaşma, uluslararası politikaya ve dünya ticaretine entegre edilmesinin İran'ı daha hür ve barışçı bir aktör kılacağı beklentisi üzerine inşa edilmişti. Şayet Obama yanıldıysa, bütün bölge daha fazla istikrarsızlığa sürüklenecek demektir.”

‘Frankfurter Allgemeine Zeitung'da ise şu satırları okuyoruz:

“Yaptırımların kaldırılmasıyla İran'ın uluslararası nüfuzunun artacağı inkâr edilemez. Bu durumun Ortadoğu'daki bazı aktörlerle ABD'deki hiç de önemsiz sayılamayacak çevreleri rahatsız ettiği de. Temel güvensizliğin ortadan kalkacağı ve İran ile Arap devletleri arasındaki ilişkilerin umulduğu ölçüde düzeleceği şüphe götürür. Ne de olsa, Viyana'daki Uluslararası Atom Enerjisi Ajansı İran'ın anlaşma yükümlülüklerini yerine getirdiğini ve nükleer programını önemli ölçüde küçülttüğünü tescil etmiştir. İran'ın nükleer programıyla ilgili şartların 15 yıl sonra kalkmasından sonra ne olacağı ayrı bir konu. Hiç olmazsa 15 yıllık zaman kazanılmış oldu.”

‘Frankfurter Rundschau' gazetesi nükleer programdan dolayı İran'a uygulanan yaptırımların kaldırılmasını konu alan yorumunda daha iyimser ifadelere yer veriyor:

“Nükleer anlaşma, tarihi bir dönüm noktası sayılmalıdır. Lâkin anlaşmanın tarafları bu köklü değişikliğin ABD'de, Ortadoğu'da ve bizzat İran'da güçlü karşıtlarının olduğunu da biliyorlar. Dış politika eşittir iç politika. Hasan Ruhani bu formül sayesinde 2013 yılında mutlak çoğunlukla cumhurbaşkanlığına seçilmişti. Ruhani İran'ı saygı duyulan bir ülke yapmayı ve teokrasinin içteki keyfi tasarruflarını sınırlamayı vaat etmişti. Muhalifleri aylardır Ruhani'nin politikasını eleştiriyorlar. Buna rağmen İran'ın demokratik açılım şansı diğer bölge ülkelerinden fazladır. İran sivil toplumu bütün Arap ülkelerinden çok daha fazla gelişmiştir. İran gençliği bölgenin en yeteneklisidir. Genç kesim ne istediğini ve vaktinin geleceğini çok iyi biliyor.”

© Deutsche Welle Türkçe

Derleyen: A. Günaltay