1. İçeriğe git
  2. Ana menüye git
  3. DW'nin diğer sayfalarına git

IŞİD'in tuzağına düşülmemeli

Mudhoon Loay
Loay Mudhoon
28 Mart 2016

DW editörü Loay Mudhoon’a göre son terör saldırıları IŞİD’in Batılı toplumları bölmeye çalıştığını gösteriyor.

https://p.dw.com/p/1IKiE
Syrien IS Kämpfer Symbolbild
Fotoğraf: Imago/ZUMA Press

‘İslam Devleti' olarak adı geçen terör örgütü aylardır askeri bakımdan çekilmeye zorlanıyor. Sözde hilafet 1,5 yıl önce uluslararası koalisyonun hava saldırılarının başlamasından bu yana Suriye ve Irak'ta ele geçirdiği toprakların yüzde 40'ını kaybetti. Aynı zamanda çok sayıda üst düzey IŞİD elebaşı doğrudan hedef alınarak öldürüldü. Türkiye'nin sınır kontrollerini arttırması sayesinde IŞİD'e katılan yabancı militanların sayısında da önemli azalma oldu.

IŞİD sadece yoğun hava saldırıları nedeniyle değil, Kürt milisi ve Irak ordusunun başarılı operasyonları sayesinde de baskı altına girdi. Askeri yayılmacılık ve yağmalamaya dayalı ekonomik yapılanma olmadan ayakta kalması mümkün olmayan IŞİD'in cihatçı devletleşme projesi sallanmaya başladı.

Mudhoon Loay Kommentarbild App
Loay Mudhoon

Savaşı yaymak

Terör yapılanmasının bu yıl içinde Musul'dan da püskürtülmesi bekleniyor. Kentin geri alınması için başlatılan uluslararası çaptaki hazırlıklar bütün hızıyla devam ediyor. IŞİD köşeye sıkıştırıldıkça çok daha kanlı yollara başvuruyor.

IŞİD'in küresel hilafet hayallerini yaşatabilmesi için acilen başarı kazanmaya ihtiyacı var. Bu nedenle kendine yeni faaliyet alanları arıyor ve başta Afrika'nın kuzeyi olmak üzere, yıkılmaya yüz tutmuş İslam ülkelerinde yuvalanmaya çalışıyor.

IŞİD'in anlaşmazlıkları azdırma stratejisinin nedenleri burada aranabilir: İslam ülkelerinde bombalı saldırılar düzenleyerek, Sünnilerle Şiiler arasına nifak sokup, Saddam sonrasının Irak'ında olduğu gibi iç savaş benzeri ortam yaratmak istiyor. Tunus, Suudi Arabistan, Kuveyt ve Türkiye'deki bombalı saldırılar IŞİD'in imzasını taşıyor.

Popülizme fırsat verilmemeli

IŞİD Avrupa'da da gücünü gösterip, daha fazla taraftar kazanmaya çalışıyor. Paris ve Brüksel'de düzenlediği saldırılar, Müslümanlarla Müslüman olmayanlar arasında kutuplaşma yaratma amacını taşıyordu.

Batılı toplumları ve hükümetleri aşırı tepkiye sevk edip, Müslümanlarla Müslüman olmayanların birlikte yaşamalarını imkansız hale getirmek için masum insanları katlediyor. Amaç Avrupa'daki Müslümanları genel zan altında bıraktırmak ve vatandaşlık haklarını kısıtlattırmak.

Karar vericilerin ve düşüncelere yol gösterenlerin, Brüksel'deki saldırıların hemen ardından refleks gösterip ‘savaştayız' mealinde açıklamalar yapmaları her ne kadar anlaşılır olsa da, bu tehlikeli üslup IŞİD'e yarıyor. Çünkü bu gibi ifadeler egemen devletlerin davranışını terör milisinin şeytani eylemlerinin seviyesine çekiyor.

IŞİD'in ideolojik beyinleri bu tırmandırıştan, kendi mazlumluk söylemlerinin teyidini, yani Batı'nın sadece bir terör çetesine değil de bütün İslam'a savaş açtığı izleniminin doğmasını umuyorlar. İnternet yayınlarında, stratejik hedeflerini saklamıyorlar. Avrupa'daki Müslümanların ,sistematik şekilde takip edildikleri için, IŞİD nihilistlerinin safına katılmaktan başka çarelerinin kalmamasını istiyorlar.

IŞİD teröristlerinin kalleşçe hesaplarının tutup tutmayacağını sonunda Avrupa demokrasilerinin göstereceği tepki tayin edecektir.

© Deutsche Welle Türkçe

Loay Mudhoon