1. İçeriğe git
  2. Ana menüye git
  3. DW'nin diğer sayfalarına git

“Ya parçalanma ya da federasyon”

16 Ağustos 2007

Irak’ın farklı yönetim bölgelerine ayrılması tezi güç kazanıyor. Son olarak Alman Uluslararası İlişkiler ve Güvenlik Enstitüsü de Irak’ta şiddetin önüne geçmek için bir an önce federasyon sistemine geçilmesini önerdi.

https://p.dw.com/p/BV2D
Ülkede çatışmaların yayılacağı ve şiddetleneceği tahmin ediliyor.
Ülkede çatışmaların yayılacağı ve şiddetleneceği tahmin ediliyor.Fotoğraf: AP

Amerikan işgalinden bu yana geçen sürede, Irak’ın kuzeyine görece istikrar hakim oldu. Ancak son haftalarda art arda yaşanan saldırılar, kaygıları artırıyor. Salı günü Musul’un batısında, Yezidilerin çoğunlukta olduğu bölgeleri hedef alan intihar eylemleri yüzlerce kişinin ölümüne neden oldu. Dün ise Kerkük’te düzenlenen bombalı saldırılarda en az beş kişi öldü, 30 kişi yaralandı.

Almanya’da yeni yayımlanan yeni bir çalışma ise Irak’ın kuzeyindeki saldırıların daha da artacağı öngörüsünde bulunuyor. Ortadoğu uzmanı Dr. Guido Steinberg, El Kaide ve terör gruplarının Irak’ın kuzeyinde iç savaş çıkarmayı hedeflediğini, bunun komşu ülkeleri de büyük bir krizin içine sürükleyebileceği görüşünde.

Dr. Steinberg’in hazırladığı raporda Irak’taki rakip etnik ve dinsel gruplar arasındaki rekabet nedeniyle, güvenlik ve istikrarın sağlanmasının artık imkansız hale geldiği vurgulandı. ‘Irak’ta Federal Sistem ya da Parçalanma’ başlıklı raporda, mevcut koşullarda ülkeyi bir arada tutmanın giderek zorlaştığına dikkat çekildi.

Çatışmaların şiddetleneceği kanısında

Dr. Guido Steinberg Irak'a ilişkin bir rapor kaleme aldı.
Dr. Guido Steinberg Irak'a ilişkin bir rapor kaleme aldı.

Deutsche Welle’nin sorularını yanıtlayan Ortadoğu uzmanı Dr. Guido Steinberg, Amerikan ve Irak güçlerinin son kapsamlı operasyonlarının, ülkeye istikrar getirebileceğine inanmadığını söyledi: “Irak’taki gelinen aşamaya baktığımda, Amerika’nın son güvenlik planının başarılı olup olmamasının,artık bir önemi kalmadığını düşünüyorum. Çünkü Irak’ta daha önemli olan bir gerçek var. Farklı siyasi aktörler arasında hiç bir şekilde uzlaşma sağlanamıyor. O nedenle gelecek bir kaç yıl içerisinde, çatışmaların daha da şiddetleneceğini tahmin ediyorum. Bu kez çatışmalar yalnızca Bağdat’la da sınırlı kalmayacaktır. Kuzey’de Kerkük’ün Kürt özerk yönetimine katılması planları nedeniyle, Güney’de ise Şii bölgelerinin kontrolü üzerine büyük çatışma çıkabilir. Bu gerçeklerden hareketle, yalnızca federal bir çözümün, Irak’taki bu parçalanma sürecini durdurabileceğini savunuyorum.”

ABD’de özellikle Irak’tan çekilmeyi savunan Demokrat Partililer arasında ülkenin üçe bölünmesi konusunda görüşler ağırlık kazanıyor. Son dönemde daha sık dile getirilmeye başlanan bu plan, Irak’ın kuzeyinin Kürt yönetimine, güneyinin Şiilere bırakılmasını, ülkenin orta bölgesinde de Sünni Arap yönetiminin kurulmasını öngörüyor.

“Dört ya da beş bölge”

Alman Uluslararası İlişkiler ve Güvenlik Enstitüsü uzmanlarından Dr. Steinberg, bu planın gerçekçi olmadığını düşünüyor: “Evet son gelişmeler bu yönde. Ancak diğer yandan ben sözü edilen Irak’ın üç parçaya bölünmesinin bir çözüm olacağına inanmıyorum. Çünkü Irak’ın net bir şekilde üç parçaya bölünmesi gibi bir durum gerçek dışı. Böyle bir süreç, aslında, ülkenin tümüyle darmadağın olmasıanlamına gelir. Irak’ta en azından dört ya da beş farklı yönetim alanının oluşmakta olduğunu gözlemliyorum. O nedenle de, Irak’ta uzun dönemli bir çözümün ancak federal bir Irak’ın oluşmasıyla sağlanabileceğine inaniyorum. “

Alman düşünce kuruluşunun çalışmasında, zengin petrol rezervlerine sahip Kerkük’ün statüsü sorunu, gelecek günlerin en önemli tartışması olarak görülüyor. Raporu kaleme alan Dr. Steinberg, Irak’ın kuzeyinde gelecek günlerde yaşanabilecek provokasyonların, komşu ülkeleri müdahaleye itebileceğini ve bölgeyi daha büyük bir krize sürükleyebileceğini belirtiyor.

Dr. Steinberg’e göre, “Bu çok büyük önem taşıyor. Çalışmamda da şunu savunuyorum. Kerkük konusu gelecek aylardaki en önemli mesele olabilir. Daha şimdiden şiddet olayları, Kürtler, Türkmenler ve Arapların birlikte yaşadıkları bölgelere sıçramış durumda. Bunun ,Irak’ın kuzeyinde bir iç savaş çıkmasını hedefleyen El Kaide ve diğer terörist unsurların bilinçli amacı olduğunu düşünüyorum. Kerkük konusuna, Bağdat’taki siyasi partiler arasında çözüm bulunamaması durumunda, ülkenin kuzeyinde bir iç savaş çıkabilir. Bundan sonra yaşanabilecek en büyük tehlike ise, komşu ülkelerinin müdahalesi olacaktır. Eğer Irak’ın kuzeyinde şiddet olayları artmaya devam ederse, Türkmenler artan şekilde terörist saldırılara hedef olursa, komşu ülkelerin buna müdahale etmek isteyecekleri açık. Bu müdahale doğrudan olmasa, dolaylı yollardan da olabilir. Tıpkı İran’ın, ülkenin güneyinde yaptığı gibi.”