1. İçeriğe git
  2. Ana menüye git
  3. DW'nin diğer sayfalarına git

Trump'ın göç politikası Türkleri nasıl etkileyecek?

28 Ocak 2025

Son yıllarda on binlerce Türk vatandaşının kaçak girdiği ABD'de Trump yönetimi kitlesel sınır dışına hazırlanıyor. Doğumla vatandaşlık hakkı da Trump'ın radarında. Peki yeni yönetim Türkler için ne anlama geliyor?

https://p.dw.com/p/4ph1i
Dikenli teller ardında ABD bayrağı
Fotoğraf: Jose Luis Gonzalez/REUTERS

Kampanya döneminde göçmenleri topluca sınır dışı edeceğini söyleyen, doğumla vatandaşlık hakkının iptalini vaat eden Donald Trump başkanlık koltuğundaki ilk saatlerinde bu yönde bir dizi adım attı.

Peki ABD'ye göç etmeyi düşünen, sığınma başvurusu henüz karara bağlanmayan veya doğacak çocuğunun Amerikan vatandaşı olması için bu ülkeye seyahat edecek Türk vatandaşlarını ne bekliyor?

DW Türkçe ABD'de yaşayan, göçmenlik hukuku üzerine uzmanlaşmış Türk avukatlarla bu soruların yanıtını aradı. Uzmanlar "Panik yapmayın, ama temkinli olun" tavsiyesinde bulunuyor.

Meksika sınırından ABD'ye geçen Türklerin durumu

ABD'de düzensiz göçmenler ile geçici koruma statüsündekilerin toplam sayısı güncel verilere göre 14 milyon civarında. Trump öncelikle suç kaydı bulunanları sınır dışı edeceğini söylüyor. Trafik cezaları da dahil olmak üzere yaklaşık 655 bin göçmen çeşitli suçlamalar ve mahkûmiyetlerle karşı karşıya. Ayrıca hakkında sınırdışı kararı verildiği halde henüz ABD'de bulunan 1,4 milyon kişi Beyaz Saray'ın öncelikli hedefi.

Son yıllarda ABD'ye geçerli bir vize olmadan gelen Türk vatandaşlarının sayısında önemli bir artış yaşandığı dikkat çekiyor. Sınırları korumakla görevli Gümrük ve Hudut Koruma (CBP) ajansı verilerine göre çoğu ülkenin güney sınırında olmak üzere geçen dört yılda 44 bin 580 Türk vatandaşı yakalandı veya kendini ihbar etti. Bu sayı 2010-2020 arasındaki 10 yıllık dönemin toplamında sadece 550'ydi.

Sınırı kaçak yollarla geçen kişiler genelde karşılarına çıkan ilk memura kendilerini ihbar ederek sığınma talep ediyorlar. Kısa bir gözaltı sürecinin ardından bu kişiler, haklarında mahkemece hüküm verilene kadar çalışma iznine sahip oluyor.

ABD'de göç hukuku alanında çalışan Avukat Arif Gozel'e göre sığınma veya iltica talep ederek hukuki süreci başlatan kişilerin iade edilmesi mümkün değil. DW Türkçe'nin sorularını yanıtlayan Gozel, bu kişilerin hakim kararı olmadan ülkeden gönderilemeyeceğini söylüyor.

Yeni geçişlere engel

Halihazırda ABD'de bulunanları sınır dışı etmenin önünde yasal ve lojistik çok sayıda engel bulunurken Trump'ın bir diğer önceliği ise yeni gelişleri durdurmak. Bu kapsamda attığı imzalardan biri, selefi Joe Biden döneminde açılan ve Meksika sınırından randevulu geçiş imkanı tanıyan "CBP One" mobil uygulamasını kapatmak oldu. Gozel, Türklerin "çok uzun bekleme süreleri nedeniyle" bu uygulamayı zaten kullanmadığını, genelde sınırı kaçak geçtiklerini anlatıyor.

Meksika'da Trump'ın açıklamalarını televizyondan takip eden göçmenler
Meksika'da göçmenler Trump'ın açıklamalarını yakından izliyorFotoğraf: Felix Marquez/dpa/picture alliance

Ancak kaçak geçiş artık mümkün olmayabilir. Görevdeki ilk gününde güney sınırında "ulusal acil durum" ilan eden Trump, bölgeye asker konuşlandırdı. Ayrıca CBP memurlarına "hızlandırılmış sınır dışı" yetkilerini daha aktif kullanmaları talimatı verildi. Hızlandırılmış sınır dışı uygulamasının bölgedeki memura yakaladığı düzensiz göçmeni hızlıca sorgulama yetkisi verdiğini anlatan Gozel, "Sorgu esnasında kişi bir nedenden ötürü ülkesine dönmekten endişe ettiğini söylerse bir başka memurun katılımıyla ikinci görüşme yapılır. Eğer ikna olmazlarsa mahkemeye gitmeden sınır dışı kararı verilebilir" diyor.

Haklarında sınırdaki memurlar veya mahkemece sınır dışı kararı verilen kişilerin nereye iade edileceği de merak ediliyor. Türk vatandaşları son birkaç yılda genelde Meksika üzerinden ABD'ye giriş yapsa da iade gündeme geldiğinde ilk adres Türkiye olacak. Eğer kişinin ülkesine dönmesinden zarar görmeyeceği düşünülüyorsa geri göndermeler uçakla Türkiye'ye yapılıyor.

Gerçekte kaç kişi sınır dışı edilebilir?

CBP sınırlardan sorumluyken ülke içindeki göçmenlerin takibi Göçmenlik ve Gümrük (ICE) ajansının yetki alanında. ICE verilerine göre göçmenlik yasalarını ihlal ettiği gerekçesiyle son dört yılda 15 bin 880 Türk vatandaşı gözaltına alındı, dört yılda sınır dışı edilen Türklerin sayısı ise bin 637 oldu.

Joe Biden döneminde büyük kısmı koronavirüs acil durumu yetkileri kullanılarak dört milyon kez sınır dışı veya sınırda geri çevirme kararı verildi. Trump döneminde bu sayı 1,9 milyon olmuştu. Bu sayılar birden fazla kez ABD'ye girmeyi deneyip reddedilen kişileri de kapsıyor.

Uzmanlar Biden döneminde bu kararların dillendirilmediğine, Trump'ın ise her bir sınır dışı kararını duyurduğuna dikkat çekiyor. Trump yönetimi ICE'nin halihazırda günlük 300'ler civarında olan ortalama yakalama sayısını bin 500'e çıkarmayı hedefliyor.

ABD'den askeri uçakla sınır dışı edilen göçmenler
Trump yönetimi bir grup göçmeni askeri uçakla sınır dışı ettiFotoğraf: Sra Devlin Bishop/U.S Air/Planet Pix/ZUMA Press Wire/picture alliance

Doğum için ABD'ye gitmek mümkün mü?

Trump'ın ilk icraatlerinden biri de doğumla vatandaşlık hakkını iptal etme girişimi oldu. Beklendiği gibi bir mahkeme Trump'ın kararnamesi için yürütmeyi durdurma emri verdi. Şimdi Yüksek Mahkemeye kadar taşınabilecek uzun soluklu bir hukuk mücadelesi bekleniyor.

Peki Trump'ın işbaşı yaptığı 20 Ocak tarihi ve sonrasında ABD'de doğum yapmış Türk vatandaşlarının çocuklarının durumu ne olacak? Halihazırda çocuğuna vatandaşlık alma hedefiyle ABD'ye seyahat planlayanları ne bekliyor?

Kararnamenin imzalandığı tarihten 30 gün sonra doğacakları hedef aldığına dikkat çeken Avukat Cahit Akbulut DW'ye yaptığı açıklamada, halihazırda ABD'de doğmuş çocukların vatandaşlık alması önünde engel bulunmadığını kaydetti. Dahası yürütmeyi durdurma kararı verildiğinden 30 günlük sürenin sonunda da hükümetin vatandaşlık taleplerini geri çevirmesi mümkün olmayacak.

Cahit Akbulut da ABD'de göç hukukunda uzmanlaşmış bir avukat olarak çalışmalarını sürdürüyor.

Kadınlar kapıda geri çevrilebilir

ABD'de doğum belgesi düzenlenirken ebeveynlerin uyruğu sorulmuyor. Tek başına bu belge, bebek için pasaport başvurusu sırasında vatandaşlığın kanıtlanmasında yeterli oluyor. Trump, turist vizesi sahipleri ile iş veya öğrencilik gibi geçici oturum izinleriyle ABD'ye gelenlerin ya da ülkede yasadışı şekilde bulunan yabancıların çocuklarına vatandaşlık verilmesini engellemek istiyor.

Turist vizesiyle ABD'ye gelip burada doğum yapan kadınların sayısına ilişkin istatistik bulunmuyor. Dışişleri Bakanlığı 2020 yılında "doğum amaçlı seyahatlerin" önüne geçmeye yönelik bir dizi adım atmıştı. Trump döneminde kadınların ABD'ye seyahatinin daha da zorlaşabileceği belirtiliyor.

"Örneğin havalimanlarındaki memurların yetkisi oldukça fazla, vizenin iptali gibi kararlar verebilirler. Şüphelendiği kişileri ikinci bir sorguya tabii tutabilirler" diyen Gozel'e göre Trump uygulamayı yasal olarak iptal edemese de ülkeye girişleri oldukça zorlaştırabilir.

ABD vizesi almak zorlaşabilir

Biden döneminde kağıt üzerinden onaylanan evlilik başvuruları için Trump'ın ilk döneminde yüz yüze mülakat arandığını hatırlatan Avukat Cahit Akbulut, yönetimin göçmen başvurularını zorlaştırma taktiklerine form değişikliklerini örnek gösteriyor:

"Sık sık formları değiştiriyorlardı, böylece işleyen dosyaları iptal edip yeni forma uygun olarak baştan hazırlanmasını isteyebiliyorlardı."

Akbulut'a göre konsoloslukların vize süreçlerini zorlaştırması Trump yönetiminin atabileceği en kolay adımlardan biri olabilir.

Trump'ın amacı korku ve panik yaratmak mı?

Cahit Akbulut, "Trump'ın tarzı 'Ben yapıyorum, yasal değilse beni durdurun' şeklinde" diyor. ABD Başkanı'nın imzaladığı kararnamelerin yasal olmadığının farkında olduğunu vurgulayan Akbulut, "Seçmenine 'Ben yaptım mahkemeler engel oldu' demek istiyor" değerlendirmesinde bulunuyor. Trump'ın ilk dört yılında da benzer şeyler yaşandığını hatırlatan Avukat Akbulut, Başkan'ın "yıldırma politikası" izleyerek göçü azaltmaya çalışacağı görüşünde.

Arif Gozel'e göre de Trump'ın işbaşı yapmasıyla göç ajansının memurları sokaklarda daha görünür oldu. Yine de paniğin yersiz olduğunu söyleyen Gozel, "Gereğinden fazla panik var. Yeşil Kart sahipleri bile korkmaya başladı" diyor. Avukat Gozel halihazırda ABD'de bulunup mahkeme süreci devam edenlere evraklarını sürekli yanlarında bulundurmalarını ayrıca polisle karşılaşma olasılığının arttığı trafikte daha dikkatli olmalarını tavsiye ediyor.

Akbulut da panik haline dikkat çekiyor, müvekkillerinden çok fazla soru aldıklarını anlatıyor:

"Türklerde tedirginlik var, ABD'de 10 yıl önce doğum yapmış olanlar bile vatandaşlık hakkının iptal edilmesinden endişe ediyor."

DW Türkçe'ye engelsiz nasıl ulaşabilirim?