Sarkozy’den Ankara’ya yeşil ışık

Fransa Cumhurbaşkanı Nicolas Sarkozy, Türkiye'nin AB üyeliği müzakerelerinin yeniden başlamasına karşı olmadığını belirtti, ancak tercihinin AB ve Ankara arasında "ortaklık" olduğunu yineledi.

Cumhurbaşkanı seçilmesinden bu yana yaptığı Fransa'nın dış siyaset konusundaki ilk konuşmasında Sarkozy, ülkesinin müzakereler konusunda tam üyeliğe bağlı olmayan başlıklara karşı çıkmayacağını belirtti.

Büyükelçileri topladı

Paris'te Fransa'nın büyükelçilerini bir araya getiren yıllık toplantıda Sarkozy, seçim kampanyası sırasında ortaklık formülünden yana olduğunu ve bu fikrini değiştirmediğini de hatırlattı.

Sarkozy, "Avrupa'nın inşasının mutlak öncelik" olduğunu belirterek, ABD ile "dostluktan" yana olduklarını söyledi.

Fransa'nın son 200 yıldaki kadar bugün de önemli olduğunu vurgulayan ve "Avrupa'nın inşasının Fransız dış siyaseti için mutlak öncelik" olmaya devam ettiğini söyleyen Sarkozy, "Avrupa olmadan, güçlü Fransa'nın olmayacağını düşünenlerdenim" dedi.

Komite önerisi

Sarkozy, Avrupa'nın geleceğini düşünmek için yıl sonuna kadar AB üyesi ülkelerden en üst düzeyde 10-12 uzmandan oluşan bir komitenin oluşturulması önerisinde de bulundu.

Komitenin, 2020-2030'da nasıl bir Avrupa olacağı ve Avrupa'nın misyonları konusunda düşünmesini istediğini belirten Sarkozy, haziran 2009'daki Avrupa parlamentosu seçimlerinden önce uzmanların sonuçlarını ve önerilerini sunmalarının beklendiğini kaydetti.

Irak değerlendirmesi

Irak'tan yabancı askerlerin çekilmesiyle ilgili "açık bir ufuk'' belirlenmesi gerektiğini söyleyen Sarkozy, "Irak'taki trajedi karşısında duyarsız kullanılamayacağını" belirterek, "Fransa'nın Jacques Chirac ile 2003'te ABD işgaliyle başlayan bu savaşa karşı çıktığını ve karşı olmaya devam ettiğini" bildirdi.

"Irak'ta sadece siyasi çözüm olabilir" diyen Sarkozy, "bu siyasi çözümün aşırılıktan yana grupların dışlanması ve samimi bir ulusal uzlaşma sürecinden geçtiğini, bu süreçte Irak toplumunun her kesiminin, her Iraklının, ülkesinin kurumları ve kaynaklarına eşit erişim sağlaması gerektiğini" söyledi.

El Kaide tehdidi

Avrupa ve Batı'nın karşı karşıya geldiği birincil tehdidin El Kaide gibi aşırı dinci grupların istediği, İslamla çatışma ihtimali olduğunu söyleyen Sarkozy, Müslüman ülkeler de dahil olmak üzere tüm ülkelerin bugün New York, Bali, Madrid, Bombay, İstanbul, Londra ve Kazablanka gibi kentleri vuran saldırı tehdidi altında olduğunu belirtti.

İran’a uyarı

Fransa'nın nükleer alandaki gereklilikleri yerine getirmesi halinde, İran'a "hoşgörü" sunabileceklerini söyledi.

Sarkozy, "Nükleer silaha sahip bir İran benim için kabul edilemez" diyen Sarkozy, İran'ın şu anki tutumu nedeniyle Fransa'nın giderek artan yaptırımlar konusunda kararlı olduğunu, ancak yükümlülüklerini yerine getirmesi halinde İran'a "esneklik" sağlayabileceklerini kaydetti.

Rusya’ya çağrı

Sarkozy, Rusya'yı "sertlikten" vazgeçme ve uluslararası sorunlara olumlu katkıda bulunma çağrısı yaptı.

Rusya'nın özellikle petrol ve gaz üstünlükleri nedeniyle Avrupa başta olmak üzere dünyada "acımasız" bir rol üstlendiğini söyleyen Sarkozy, bu ülkenin sorunların çözümü konusunda önemli ve olumlu rol oynamasını istediğini belirterek, "Büyük bir güç olunduğunda acımasızlıktan kaçınılmalı" dedi.

Afrika politikaları

Sarkozy, Afrika'da güvenlik ve barışın sağlanması yönünde BM Güvenlik Konseyinin 25 eylülde New York'ta toplanacağını söyledi.

Afrika'nın Fransa'nın dış siyasetindeki temel önceliğini ve AB işbirliği siyasetinde temel eksen olmaya devam ettiğini belirten Sarkozy, Afrika'nın bugünün dünyasında "hasta adam olmadığını, merhamete ihtiyaç duymadığını" söyleyerek, "ilerlemelere rağmen, Afrika'nın dünya refahından uzak olmaya devam ettiğini, yardım çabalarının devam etmesinin gerektiğini" kaydetti.

Nicolas Sarkozy, Fransa'nın Sudan'ın batısındaki Darfur bölgesinde krize çözüm arayışına "tamamen dahil olmak" istediğini belirterek, BM-Afrika Birliği askerlerinden oluşan karma barışı koruma gücünün bir an önce bölgeye konuşlandırılması çağrısında bulundu.