Petrol devlerinin gözü Kuzey Kutbu'nda
12 Mayıs 2011Grönland'ın başkenti Nuuk’ta perşembe günü düzenlenecek “Kuzey Kutbu Konseyi” toplantısında bölgeyle ilgili sorunlar masaya yatırılacak. Konsey ülkesi sekiz ülke, bölgedeki yerli halkı temsil eden 6 uluslararası kuruluşla işbirliği içinde, denizlerdeki acil kurtarma operasyonları ile ilgili bir anlaşmaya imza atacak. Konseyin bu adımının arkasında, iklim değişikliği sonucunda yoğunlaşan gemi trafiği ile petrol ve doğal gaz rezervlerine artan ilgi yatıyor. Çevre örgütleri, muhtemel bir petrol kazasının bu bölgenin hassas ekolojik sistemlerine vereceği zararlar konusunda uyarıda bulunuyor.
Meksika Körfezi'ndeki felaketin ardından
Bundan yaklaşık bir yıl önce Meksika Körfezi’nde yaşanan petrol faciasının ardından pek çok kişi, Kuzey Kutbu'nda petrol sondaj planlarının artık rafa kaldırılacağını düşünüyordu. Ancak petrol endüstrisi bir zamanların buzullar nedeniyle geçit vermeyen bölgelerine çok daha kolay girilebildiğinden iç kısımlara doğru ilerliyor. Uluslararası çevre örgütü Greenpeace aktivistleri Nisan ayı sonunda, Grönland’a sevkedilecek ve orada denizden numuneler toplayacak olan İstanbul yakınlarındaki bir petrol sondaj adasını işgal etmişlerdi. Dünya çapında henüz keşfedilmemiş ham petrol rezervlerinin yüzde 13’ünün Kuzey Kutbu’nda olduğu tahmin ediliyor. Amerikan Kuzey Kutbu Araştırma Ajansı Yöneticisi John Farrel, bu nedenle dünyanın en kuzeyindeki bölgelerde petrol sondajları yapılmasının kaçınılmaz olduğunu, ancak Meksika Körfezi'nde yaşanan petrol faciasının ardından hassasiyetlerin arttığını söylüyor.
Farrel, "Ekonomik faaliyetler artmadan önce sözkonusu bölgenin yoğun olarak araştırılmasına büyük önem veriliyor. Faaliyette bulunulacak yerlerdee çevrenin iyice araştırılması gerekiyor. Buradaki denizlerin, ekolojik sistemin özellikleri neler? Bu denizlerde olası bir petrol kazası ve akabinde petrolün yayılma süreci ile iyi mücadele edebilmek için bu temel verileri elde etmemiz gerekiyor" diyor.
Kuzey Kutbu'ndaki ısınma iki kat daha hızlı
Ancak Kuzey Kutbu, dünyanın diğer bölgelerine oranla iki kat daha hızlı ısınıyor. Kuzey Kutbu’ndaki doğal kaynaklardan kâr sağlama yarışında, araştırma çabalarının aynı hızda gitmesi olası görülmüyor. Bölgedeki kaynakların kullanımında sürdürülebilirlik ve dikkat çağrısında bulunan sivil toplum kuruluşu ICC'nin başkanı Grönland’lı Aqqualuk Lynge, gelişmelerin hızı konusunda eleştiride bulunuyor.
Lynge, “Şu soruyu sormak istiyorum: Fok balıkları ve balinaların doğal yaşam alanı olan Kuzey Kutbu denizlerinde güvenli bir biçimde sondaj yapabilecek teknolojilere acaba gerçekten sahip miyiz? Bölgede yaşayan bu hayvanların geleceği konusunda endişeli olanlar var. Petrol endüstrisinden, öncelikli olarak çevreye verilecek olası zararları araştırmasını talep ettik mi? Hayır, etmedik!” şeklinde konuşuyor.
Acil kurtarma operasyonları anlaşması
Kuzey Kutbu’ndaki petrol sondajları ve petrolün sevkiyatı, güvenlik ve altyapı açısından büyük sorunların üstesinden gelinmesi anlamına geliyor. Çevre koruma örgütleri, petrol endüstrisinin Kuzey Kutbu’ndaki olası bir petrol kazasına yeteri kadar hazırlıklı olduğundan şüphe duyuyor. Uluslararası çevre örgütü Greenpeace’in Norveç temsilcisi Frida Bengtsson, bu kapsamda Kuzey Kutbu Konseyi’nin denizlerde acil kurtarma operasyonlarına ilişkin bir anlaşma imzalayacak olmasını memnuniyetle karşılıyor. Ancak, bunun da ham petrol kazanımını ve sevkiyatların güvenliğini garanti etmeye yetmeyeceğini vurguluyor.
Bengtsson, “Denizlerde acil kurtarma operasyonlarına ilişkin anlaşma imzalanmış olsa bile, burada sözkonusu olan devasa alanlardır. Buralara ulaşmak çok zordur ve biz bu konuda çok endişeliyiz. Petrol sızıntısı olduğunda ne yapılacak? Ve bu tür kazalar olmakta… . Bu kazalar petrol sondajları sırasında da, sevkiyat sırasında da meydana gelebilir. Bence bu durum Kuzey Kutbu’nun ekolojik yapısı açısından çok büyük ve doğrudan tehdit oluşturuyor. Tabii bir de elde kalan petrol fazlaları yakıldığında, bunun da uzun vadede iklim değişikliğine yapacağı etkiler var" ifadelerini kullanıyor.
© Deutsche Welle Türkçe
Irene Quaile / Çeviri: Çelik Akpınar
Editör: Beklan Kulaksızoğlu