1. İçeriğe git
  2. Ana menüye git
  3. DW'nin diğer sayfalarına git

Pakistan’da Müşerref’e baskılar artıyor

DW23 Kasım 2007

Uluslararası toplum olağanüstü hal uygulamasının kaldırılması için Pervez Müşerref liderliğindeki yönetime baskı yapmaya devam ediyor. 53 üyeli İngiliz Uluslar Topluluğu, Pakistan'ın üyeliğini askıya aldı.

https://p.dw.com/p/CSDE
64 yaşındaki Müşerref genelkurmay başkanlığını bırakma sözü verdi.
64 yaşındaki Müşerref genelkurmay başkanlığını bırakma sözü verdi.Fotoğraf: AP

Pakistan, 1947 yılında katıldığı İngiliz Uluslar Topluluğunun artık bir üyesi değil. Olağanüstü hal uygulamalarının devam ettiği Pakistan’da, hukukun üstünlüğünün sağlanamadığını gerekçe gösteren Uluslar Topluluğu, İslamabad’ın üyeliğini askıya aldı. Topluluğun Genel Sekreteri Don McKinnon, karara ilişkin açıklamasında üye ülkelerin dışişleri bakanlarından oluşan bir komisyonun, ülkede demokrasi ve hukukun üstünlüğü yeniden sağlanıncaya kadar Pakistan’ın üyeliğinin geçerli olmayacağını duyurdu.

Analistler ise 53 üyeli Uluslar Topluluğu’nun bu kararının ardından, Pakistan’ın özellikle Güney Asya’da büyük ölçüde prestij kaybedeğini düşünüyor. Pakistan’ın ayrıca topluluğa üye ülkelerle ekonomik ve askeri işbirliğinin de etkileneceği tahmin ediliyor.

Dış ililişkilerde felaket beklentisi

Pakistan’ın eski dış ilişkiler sekreteri Tanveer Ahmed Han kararın yankılarının geniş olacağı değerlendirmesi yaptı: “Bunun dış ilişkiler açısından kesinlikle felaket sonuçları olacak. Uluslar Topluluğu’ndan sonra Avrupa Birliği de benzer tepkiler gösterecektir belki. Bundan böyle bir zincirleme reaksiyon beklenmeli.”


”İç dengeler etkilenecek”

Eski bir diplomat olan Tarik Fatemi de Pakistan’ın üyelikten çıkarılmasının iç dengeleri de etkileyeceğini dile getiriyor: “Hükümet bundan sonra açıkça karalanacak ve muhalefete destek de artacak. Bu aynı zamanda dış ilişkiler açısından da bir başarısızlık olacak. Ve bu, aynı zamanda Pakistan yönetiminin, olağanüstü hal uygulamasının bir iç mesele olduğu açıklamasının da dünyayı ikna etmediğini insanlara gösterecek...”

İslamabad’ın tepkisi

İslamabad yönetimi ise Uluslar Topluluğu’nun kararını “haksızlık” olarak niteledi. Pakistan Dışişleri Bakanlığı, “Ülkenin içinde bulunduğu durumu göz önüne almayan bu karardan dolayı hükümetin derin üzüntü duyduğu” açıklamasında bulundu. Bu arada Suudi Arabistan'da sürgündeki eski Pakistan Başbakanı Navaz Şerif'in de ülkesine geri dönmek için Suudi yetkilileri ile anlaştığı bildirildi. Şerif'in, 8 Ocak'ta yapılacak genel seçimlerden önce ülkeye dönmesi bekleniyor.


Pakistan Yüksek Mahkemesi'nin kararı

İslamabad’daki Yüksek Mahkeme’nin kararı bir sürpriz olmadı. Ülkeyi aylardır meşgul eden bir tartışma da böylece noktalanmış oldu. Pakistan televizyonu, kararı son dakika haberi olarak izleyicilerine duyuruyordu:

Yüksek Mahkeme, seçimlerin ve asker üniformasını çıkarmayan Pervez Müşerref’in adaylığının hukuka aykırı olduğu gerekçesiyle yapılan 6. ve son başvuruyu da reddetti. Böylece Müşerref'in devlet başkanı olarak 5 yıl daha görev yapmasına yeşil ışık yakıldı. Müşerref, 3 Kasım’da ilan ettiği olağanüstü hal uygulamasının nedenlerinden biri olarak, Yüksek Mahkeme ile arasındaki tartışmayı göstermiş, o tarihten bu yana da, kendisine eleştirel bir tavırla yaklaşan tüm yargıçları görevden almıştı. Yüksek Mahkeme, bu yüzden avukatlar ve muhalefet tarafından hukuka aykırı ve inanılırlıktan uzak olarak nitelendiriliyor.


Müşerref üniformayı çıkaracak mı?

64 yaşındaki Müşerref, mahkemenin, yeniden seçilmesinin lehinde karar vermesi halinde genelkurmay başkanlığını bırakma sözü vermişti. Başsavcı Malik Muhammed Kayyum, Müşerref'in sözünü tutacağını ve 5 yıllığına sivil devlet başkanı olarak yemin edebileceğini söylüyor.


Yüksek Mahkeme’nin kararından sonra, muhalefet, Müşerref’in genelkurmay başkanlığını bırakıp bırakmayacağını bekliyor.

Ayrıca 8 Ocak’taki parlamento seçimlerinin hür ve adil bir ortamda yapılabilmesi için, olağanüstü hal uygulamasının kaldırıp kaldırılmayacağı da cevap bekleyen bir diğer soru. Muhalefet ve uluslararası toplum, uygulamanın derhal sona erdirilmesini istiyor. Ülkede toplantı ve gösteri yasağı sürmekte, medya üzerinde büyük kısıtlamalar var. Bir kararname ile anayasaya ek yaparak, olağanüstü hal uygulamasının yasal konuma gelmesini sağlayan Müşerref, uygulamanın gerekli olduğu görüşünde: “Olağanüstü hal, seçimlere hile karışması amacıyla ilan edilmedi. Aksine, uygulama, seçimlerin şeffaf ve barışçıl olması amacıyla başlatıldı. Kışkırtıcı bir tavır izleyen muhalefet, hak ve hukuku zedeleyerek, hükümetin çalışmalarını engellemek istiyor.”


Muhalifler yeniden özgür

Müşerref, kendine yöneltilen eleştirilerin dozunu azaltmak amacıyla, geçtiğimiz günlerde, tutuklu bulunan 5000’den fazla avukat, muhalif ve insan hakları savunucusunu serbest bıraktı. Bu isimler arasında bulunan eski kriket yıldızı, muhalefet politikacısı İmran Han, serbest kaldıktan sonra da eleştirilerine devam ederek, Ocak ayında yapılması planlanan seçimleri şöyle değerlendirdi: “Bu seçimler, Pakistan tarihinin en büyük aldatmacası olacak. Müşerref, kendisinden önce gelen tüm diktatörlerden de beter bir şekilde, tüm sınırları aştı. Beni hapse atarak gözümü mü korkutmak istediler, bilemiyorum. Ancak şimdi daha da fazla mücadele edeceğim, Müşerref’i kabul etmiyorum, o bir hain!”


Müşerref’in adımları bekleniyor

Eski başbakanlar Benazir Butto ve Navaz Şerif liderliğindeki önde gelen muhalefet partileri, olağanüstü hal uygulamasını protesto amacıyla, seçimleri boykot etmeyi düşünüyor. Ancak bu yönde bir karar almadan önce Devlet Başkanı Müşerref’in atacağı adımları bekliyorlar.