Pakistan'da göstericilere copla karşılık
5 Kasım 2007
Olağanüstü hal ilanının üçüncü gününde Müşerref karşıtı muhalif politikacı, insan hakları savunucusu ve avukatlar, Pakistan’ın tamanında protesto gösterileri düzenlenmesi çağrısında bulundu. Ve böylece olağanüstü hal uygulanmasına tepkiler sokaklara taşmaya başladı. Polis, Lahor ve Karaçi kentlerinde gösteri düzenleyen avukatlara göz yaşartıcı bomba ve copla karşılık verdi. Ülkedeki muhalif avı da devam ediyor. Resmi verilere göre şimdiye kadar 1600’den fazla muhalif politikacı ve yargı mensubu gözaltına alındı ya da ev hapsinde tutuluyor.
Peki Pakistan’da bu yaşananlar yeni mi? Ülkede uzun zamandır muhaliflere yönelik baskıcı yöntemler uygulanıyor, ayrıca Pakistan medyası, özellikle de özel haber kanalları her zaman sansürle karşı karşıya. Diğer yandan dolaşım özgürlüğü, düşünce ve toplanma hakkı gibi vatandaşlık haklarından da Pakistan’da söz etmek kolay değil. Başkent İslamabad’da yaşayan insan hakları savunucusu Tahire Abdullah da “Her tür gösteri yasak. Konuşma özgürlüğünün de tamamen sonu geldi“ diye konuşuyor.
Seçimlerde belirsizlik
Devlet Başkanı ve General Müşerref, olağanüstü hal ilan edilmesini, Pakistan’da istikrarın tehlikede olmasıyla gerekçelendirmişti. Aşırı dincilerin şiddet kullanması ve yargının da siyasete müdahale ettiğine işaret eden Müşerref’e göre ülkesi tehlikede.
Devlet Başkanı Müşerref ve Başbakan Şevket Aziz, eleştirilere karşı niyetlerinin adım adım demokrasiye dönmek olduğunu söylüyor. Parlamento seçimlerinin de yapılacağını söylüyorlar, ancak Aziz bunun ne zaman olacağı konusunda henüz karar vermediklerini açıkladı. Aziz, parlamentonun görev süresinin bir yıla kadar uzatılabileceğini dile getirdi.
Butto ve Şerif’e göre anayasaya aykırı
Ülkenin iki büyük muhalefet lideri, sürgünden yeni dönen eski başbakan Benazir Butto ile Navaz Şerif ise olağanüstü hal uygulamasının anayasaya aykırı olduğunu savundular. Hatta Butto’ya göre bu ikinci bir darbe.
Eski başbakan Navaz Şerif’in kardeşi Şahbaz Şerif de Müşerref’in demokrasi sözlerini yerine getirmediğine işaret ederek “Müşerref 12 Ekim 1999 yılında iktidarı devralırken, aydınlık bir demokrasi sözü verdi ve gerçek bir demokrasi getireceğini söyledi. Ancak sekiz yıl sonra biz hala başladığımız yerdeyiz“ dedi.
Müşerref’in sivil olması ihtimal dışı
Bu arada Pakistan Enformasyon Bakan Yardımcısı Tarık Azim, ülkede olağanüstü hal ilan eden Devlet Başkanı Pervez Müşerref'in yeniden seçilmesi halinde genelkurmay başkanlığı görevinden ayrılacağı ve sivil devlet başkanı olacağı yönündeki sözüne ilişkin olarak, "artık bunun ihtimal dışı" olduğunu söyledi.