1. İçeriğe git
  2. Ana menüye git
  3. DW'nin diğer sayfalarına git

"Pahalı petrole alışmamız lazım"

Dagmar Wittek27 Eylül 2005

Güney Afrika Cumhuriyeti’nde düzenlenen Dünya Petrol Kongresi’nde işadamları ve politikacılar, fiyatı giderek yükselen ham petrolün geleceğini ve hangi alternatif enerji hammaddelerinin kullanılabileceğini masaya yatırıyor. Kongrede konuşan Dünya Petrol Konseyi Başkanı, ham petrol fiyatlarının bundan sonra gerileyemeyeceğini söyledi...

https://p.dw.com/p/AbbS
Petrol fiyatları, son olarak ABD'deki kasırgalar nedeniyle yükseldi
Petrol fiyatları, son olarak ABD'deki kasırgalar nedeniyle yükseldiFotoğraf: dpa

Petrol fiyatının düşebileceğine ihtimal vermeyen Dünya Petrol Konseyi Başkanı Eivald Roren, “Ham petrolün variline 18 ya da 20 dolar ödediğimiz günler bir daha geri gelmeyecek. Yeni bir fiyat düzeyine ulaştık ve kendimizi yüksek fiyatlara göre ayarlamak zorundayız. Fiyat dalgalanmaları elbette olacak. Ama pahalı petrole alışmamız lazım” diyor.

Roren, fiyatları eninde sonunda piyasadaki arz - talep dengesinin belirleyeceğini söylüyor. Ulluslararası Enerji Ajansı’nın tahminlerine göre, tüketim alışkanlığı değişmediği takdirde ham petrol talebi önümüzdeki 15 yıllık dönemde %70 oranında artacak.

Petrol ihraç eden ülkeler ve petrolcülük şirketleri başta rafinasyon kapasitesi ve ileri teknolojiler olmak üzere petrol ile ilgili bütün alanlarda yatırımlarını arttırmaları durumunda, fiyatları makul düzeyde tutmak mümkün olacak. Petrol Konseyi Başkanı Roren, sıkıntının kapasite yetersizliğinden kaynaklandığını söylüyor. Roren, darboğazın rafinerilerden kaynaklandığını, yeteri kadar petrol stoklanabilse de rafineri krapasitesi arttırılmadıkça darboğazın aşılamayacağını belirtiyor.

Toplam petrol rezervi 7 ila 8 milyar varil

Dünyamızda yeterli miktarda ham petrol ve doğal gaz mevcut. Ancak artan ihtiyacı karşılayabilmek için modern teknolojilere yatırım yapılması gerekiyor. Uluslararası Enerji Ajansı’nın araştırmalarına göre, toplam ham petrol rezervi 7 ila 8 milyar varili buluyor.

Çevre sağlığıyla ilgili tedbirleri ihmal etmemek şartıyla Kuzey Kutup’u ile Kutup Denizi’nin 4 bin metre kadar derinliğinde yatan ham petrol rezervinin değerlendirilmesi söz konusu olabilir. Ayrıca uzmanlar, işletilen petro kaynaklarından da sadece %35 oranında yararlanıldığını belirtiyorlar.

Çevre sağlığı alternatif enerji istiyor

Daha fazla petrol kullanılmasının bir diğer önşartı da karbondioksit problemine çözüm bulunması. Uzmanlar, 2030 yılına kadar sıkıntı çekilmeyeceğini belirtiyorlar. Peki 2030’dan sonra ne olacak? Keşfedilmiş olup da henüz işletmeye açılmayan ham petrol yataklarının üçte ikisi Suudi Arabistan-İran-Irak üçgeninde bulunuyor. Siyasi kriz ve savaşlar nedeniyle burası güven ve istikrardan mahrum bir bölge.

En sıkı tasarruf tedbirleri bile petrol kullanımını %10 oranında azaltabileceği için, bundan böyle alternatif enerji türlerine ağırlık verilmesi gerekiyor. Ancak Dünya Petrol Konseyi Başkanı Roren, bütün arayışlara rağmen ham petrol ve doğal gazın geleceğin en önemli enerji hamaddeleri olarak kalacağı görüşünde.

“Enerjinin yüzde 60’ını petrol ve gazdan çıkarıyoruz. Daha uzun yıllar bu oran değişmeyecek. Ama petrol de, gaz da günün birinde tükenecek” diyen Roren sözlerini şöyle tamamlıyor: “Önümüzdeki onyıllar, alternatif enerji türlerine geçiş dönemi olacak. Ham petrol ve doğal gazın yerini ise kolay kolay hiçbir alternatif enerji alamayacak.”