1. İçeriğe git
  2. Ana menüye git
  3. DW'nin diğer sayfalarına git

OECD ihtiyatlı iyimser

26 Mayıs 2010

Borç krizine rağmen aralarında Almanya’nın da bulunduğu sanayi ülkeleri beklenenden daha çabuk toparlanıyorlar. Ekonomik canlanmanın tek kusuru, istihdam artışına yaramayacak olması.

https://p.dw.com/p/NXyE
Fotoğraf: Bilderbox

Ekonomik İşbirliği ve Kalkınma Teşkilatı'nın (OECD) Paris’teki merkezinde kamuoyuna tanıtılan ekonomik tahmin raporunda, Almanya için öngörülen büyüme oranlarının artığı göze çarpıyor.

OECD şimdiye kadar Alman ekonomisinin 2010 yılında azami %1,3 oranında büyüyeceğini, büyüme hızının önümüzdeki yılda da %1,9’da kalacağını tahmin etmekteydi. Almanya hükümetinin canlanma beklentileri de aşağı yukarı bu oranlar seviyesindeydi.

Ekonomik perspektiflerin düzelmeye başlamasına rağmen uzmanlar canlanmanın istihdam açısından etkisiz kalacağını, hatta işsiz sayısında yılsonuna kadar 200 binlik artış beklendiğini belirtiyorlar.

Rückgang des BIP Arbeiter in Deutschland
Fotoğraf: picture-alliance/dpa

OECD’nin para ve ekonomik ilişkiler bölümünden Felix Hüfner Paris’teki basın toplantısında işsizlik oranının yine de nispeten düşük kalacağını ve Alman istihdam piyasasının krize beklemedikleri kadar dayanıklı çıktığını belirtti.

İhracat bağımlılığı kırılganlaştırıyor

Borç krizinin para kurlarındaki etkisi Avrupa’nın ihracatçı ülkelerine yarayacak. OECD, Alman ekonomisindeki düzelmeyi ihracat artışının sürükleyeceğini, tüketim harcamalarının ise cüzi oranda artacağını belirtiyor.

İhracatın ekonomik büyüme açısından arz ettiği önem, Almanya’yı dış krizler karşısında oldukça kırılgan kılıyor. OECD hızla büyüyen Çin gibi ülkelerde konjonktürün ısınma tehlikesi ile karşılaşabileceği, ham petrol fiyatlarının da artabileceği uyarısında bulunuyor.


Bütçe disiplini önemli

Yunanistan ile diğer euro bölgesi ülkelerinde patlak veren borç krizine şimdi de kamusal borç krizinin eklendiğini hatırlatan OECD uzmanları, euro bölgesinin bütçe disiplinini sağlayacak etkili mekanizmalara ihtiyacı olduğunu vurguluyorlar. OECD’nin baş iktisatçısı Eckhard Wurzel, aşırı borçlanmayı önlemek için Almanya’da alınan tedbirleri değerlendirirken, “borç freninin anayasa maddeleri arasına alınmasını prensip olarak doğru bulduklarını ancak bunun sadece, somut tasarruf tedbirleriyle beslenmesi gereken bir ilk adım olabileceğini” dile getirdi. OECD bütçe konsolidasyonunda sübvansiyon ve vergi imtiyazlarının kaldırılmasına öncelik verilmesini tavsiye ediyor. Kriz nedeniyle uygulanan pahalı konjonktürü teşvik programlarına en geç 2011 yılında son verilmesi de teşkilatın tavsiyeleri arasında.

Hedef, büyüme ve bütçe disiplini

Angel Gurria OECD Generalsekretär
OECD Genel Sekreteri Angel Gurria.Fotoğraf: picture-alliance/ dpa

OECD Genel sekreteri Angel Gurria, dünya ekonomisinin önemli bir kavşağa geldiğini ve ekonomi politikalarındaki uluslararası koordinasyon sayesinde resesyonun azmasının önlendiğini belirtti. Ancak Gurria dünya ekonomisini şimdi daha zor bir görevinin beklediğini ve nazik büyümenin sürdürülebilir bütçe politikalarıyla uyumlaştırılması gerektiğini de sözlerine ekledi. OECD mevcut risklere rağmen 31 üye ülkenin büyüme hızı ortalamasının 2011’de %2,8’e çıkacağını ve ABD ile Japonya’nın yüzde üçlük büyüme hızıyla Avrupa’yı geride bırakacaklarını tahmin ediyor.


© Deutsche Welle Türkçe


Derleyen: Ahmet Günaltay

Editör: Beklan Kulaksızoğlu