Nasrallah: “İsrail ile görüşüyoruz“

Hizbullah örgütünün lideri Hasan Nasrallah, 12 Temmuz'da Hizbullah örgütünce kaçırılan İsrailli askerlerin akıbeti konusunda ciddi görüşmelere başlandığını duyurdu. Nasrallah, kendisiyle yapılan üçsaatlik söyleşide, BM Genel Sekreteri Kofi Annan'ın atadığı bir BM yetkilisinin Hizbullah ve İsrailli yetkililerle görüşmelere başladığını belirtti. Hizbullah televizyonundan yayınlanan söyleşide konunun ayrıntıları hakkında bilgi veremeyeceğini kaydeden Nasrallah, ancak karşılıklı olarak fikirler, teklifler ve şartların ortaya konulması aşamasına gelindiğine dikkat çekti. Nasrallah, “Bu konuyla ilgili tüm tarafları, bunların ciddi görüşmeler olduğu konusunda temin etmek isterim. Görüşmelerin medyadan uzak tutulması daha iyi olur... Bu konu doğru yolda. İlerleme kaydediyoruz. Ne kadar sürer? Bu görüşmelerin tabiatına bağlı bir durum,“ diye konuştu.

Hizbullah lideri ayrıca, ABD'nin Orta Doğu'daki planlarının başarısızlık ve çökmeyle karşı karşıya olduğunu ileri sürdü. Nasarallah, geçen ay Lübnan'ın başkenti Beyrut'taki zafer gösterisinde yaptığı konuşmadan sonra televizyonda verdiği ilk demecinde, ABD'nin Irak ve Afganistan'da da başarısızlığa uğradığını belirterek, Afganistan ve Irak'ta süren şiddetten ABD'nin sorumlu olduğunu ifade etti. Şeyh Nasrallah, Washington yönetimine karşı Arap dünyasındaki düşmanlığın sebebinin kökten dincilik olmadığını, ABD'nin Orta Doğu'daki planlarının "başarısızlık, hayal kırıklığı ve çöküşe" mahkum olduğunu söyleyen Şeyh Nasrallah, ABD'nin bölgede "geleceğinin olmadığını" ifade etti. Hizbullah lideri, "Vietnam'da olduğu gibi, Orta Doğu'yu Arap ve İslam dünyasını da terk edecekler. Onlara güvenenlere Vietnam tecrübesinden ders çıkarmalarını tavsiye ediyorum" dedi.

Olmert sınırı ziyaret etti

İsrail Başbakanı Ehud Olmert’e göre ise Hizbullah'ın İsrail'in kuzeyine yönelik tehdidi azaldı. Olmert’in sözcüsünün verdiği bilgiye göre, İsrail ile Lübnan arasındaki sınırı ziyaret eden Olmert, Hizbullah ile İsrail arasında geçen Temmuz ve Ağustos aylarında yaşanan çatışmayı ima ederek, "Hizbullah, son çatışmadan önceki kadar bir tehdit değil" dedi. Kuzey sınırında bulunan birlikleri teftiş eden Olmert, "Hizbullah'ın İsrail'in kuzey sınırı boyunca elinde bulundurduğu mevzilerin tamamı ve daha kuzeydeki bazı mevziler yok oldu. Bu mevzilerin çoğunu şimdi Lübnan ordusu kontrol ediyor. Daha önce yaşananlar bir daha tekrarlanmayacak. İsrail ordusu bugün savaşa daha alışık" diye konuştu.

İsrail, iki askerinin Hizbullah tarafından kaçırılmasını takiben Lübnan'daki hedefleri yoğun bombardımana tutmuştu. Savaşın idaresi konusunda eleştirilere maruz kalan İsrail hükümeti, kamuoyunun da baskısıyla Eylül ortasında konunun incelenmesi için bir komisyon kurmak zorunda kalmıştı. İsrail'in Lübnan'daki Hizbullah hedeflerine yönelik Temmuz ve Ağustos aylarında 34 gün süren bombardımanında ve Hizbullah'ın roket saldırılarında çoğu sivil 1200 Lübnanlı ile çoğu asker 157 İsrailli hayatını kaybetmişti.

Fransa ve ABD'den yakın markaj

Fransa da İsrail'den, Lübnan'ın hava sahasını ihlal etmemesini istedi. Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Jean-Baptise Mattei, "İsrail'in Lübnan hava sahasında sürdürdüğü uçuşların, BM'nin 1701 sayılı kararının ruhuna aykırı olduğunu" söyledi. Olağan basın toplantısında konuşan Mattei, "İsrail'in bu uçuşlarla Lübnan'ın egemenliğini ihlal ettiğini düşünüyoruz ve bu ülkeye, Lübnan üzerindeki uçuşlarına son vermesi çağrısında bulunuyoruz" dedi.

ABD Dışişleri Bakanı Condoleezza Rice ise Lübnan hükümetini, ülkede yeni suikastlar düzenlenebileceği konusunda uyardı. Rice, Lübnan'ın LBC televizyonuna verdiği demeçte, Başbakan Fuad Sinyora'nın hükümetine ve Lübnan'daki Suriye karşıtı güçlere yönelik komplo düzenleneceğine dair istihbarat aldıklarını söyledi. Sinyora'nın başkanlığındaki hükümetin istikrarını bozmak isteyenler olduğuna dair de istihbarat edindiklerini belirten Rice, geçen yıl eski Lübnan Başbakanı Refik Hariri'ye düzenlenen suikastı kast ederek, "yeniden suikast düzenlemek isteyenler olduğunu da duyduk" dedi. Bu uyarısı için hiç kimseyi doğrudan suçlamayan Rice, "Suriye konusunda endişeler olduğu büyük bir sır değil" diye konuştu.

Misket bombası yine can aldı

Öte yandan Lübnan'ın güneyindeki Baalbek'te İsrail ordusundan kalma patlamamış bir misket bombasının bir kişinin ölümüne, iki kişinin yaralanmasına yol açtı. İsrail ile Hizbullah arasındaki savaşın sona erdiği 14 Ağustos’tan beri yaklaşık 20 kişi misket bombaları nedeniyle hayatını kaybetti. İsrail'de yayımlanan Haaretz gazetesi, İsrail ordusunun Lübnan'a en az 1,2 milyon misket bombası attığını yazmıştı.

Bu arada BM'ye bağlı Dünya Gıda Programı, İsrail saldırılarının ardından Lübnan için başlattığı gıda yardımına son verdiğini açıkladı. Dünya Gıda Programı’nın Lübnan'daki acil durum koordinatörü Zlatan Milisiç, üç aylık sürede Lübnan'da 810 bin kişinin beslenmesine yardımcı olduklarını ve 13 bin ton un, ekmek, et, bisküvi ve sıvı yağ sağladıklarını söyledi. Milisiç, halen gıda yardımına ihtiyaç duyanların bakımını Lübnan hükümetinin üstleneceğini kaydetti.