Mısır’daki gösterilerde solcu – dinci ortaklığı

Kahire’deki gazeteciler cemiyetinin önünde toplanan ve sayıları ancak 50’yi bulan göstericiler yakıcı öğle sıcağında, üzerinde “kiffaya”, yani “yeter” yazılı pankart ve bayraklarla seslerini duyurmaya çalışıyorlar. Devlet Başkanı Mübarek’in 25 yıldır sürdürdüğü otoriter yönetim biçiminden yılan, sürekli olağanüstü hal koşullarında yaşamaktan, güvenlik güçlerinin işkecelerinden usanan bu insanlar, fikirlerini özgürce ifade edecekleri bir devlet düzeni istiyorlar.

Kahire’deki bu gösteriler yeni değil. Geçen yılın Aralık ayından beri Mısır’daki çeşitli muhalefet gruplarından temsilciler, “kiffaya”, yani “yeter” sloganıyla Devlet Başkanı Hüsnü Mübarek’in devlet başkanlığı için altıncı kez aday olmasına karşı gösteride bulunuyorlar. Yüzlerce polisin eşliğinde gerçekleşen bu eylemlere geçen hafta sonu ilk kez yasadışı “Müslüman Kardeşler”örgütünden de katılımın olması, olayı farklı boyuta taşıyan bir gelişme olarak dikkat çekiyor.

Gösterilere sert müdahale

Mısır’da Pazar günkü eylemlerde 1000’in üzerinde Müslüman Kardeşler yandaşının yer alacağı haberi üzerine sabahın erken saatlerinde kent merkezine giden tüm yolları kapatan güvenlik güçlerinin, göstericilere karşı bugüne kadar görülmeyen sertlikte tepkide bulunduğu ve yüzlerce kişiyi gözaltına aldığı bildiriliyor.

İçişleri Bakanlığı’nın, eylemlere son verilmemesi halinde güvenlik güçlerinin daha sıkı önlemlere başvuracağı tehdidine görünüşte aldırmayan muhalefet gruplarının, bugün parlamento binasına yürüme girişimleri başarısız kaldı. Yine de dikkat çeken bir nokta, yasadışı Müslüman Kardeşler örgütü yandaşlarının, Pazar günkü tutuklamalara rağmen bugün de eylemde yer almalarıydı.

“Bugün burada hepimiz daha fazla özgürlük ve demokratik hak talebinde bulunuyoruz. Olağanüstü hal durumunun kaldırılmasını istiyoruz” diyen bir Müslüman Kardeşler yandaşı, dine dayalı bir rejim için çalıştıkları halde solcu gruplarla Mısır’da yokluğu çekilen özgürlükler konusunda aynı yaklaşımları paylaştıklarını belirtiyor.

Ortak payda Mübarek’in gitmesi

Farklı ideolojik eğilimlere sahip grupların birleştiği tek ortak payda, Hüsnü Mübarek’in nihayet geri çekilmesi. Bu arada hepsinin ortak endişesi, günün birinde Mübarek’in, yönetimi kendinden daha despot bir yapıya sahip olan oğlu Cemal’e teslim etmesi.

Mısır’daki rejim karşıtları, Ukrayna’daki gibi turuncu renklerin ağırlıkta olduğu bayraklarıyla sokaklara dökülse de Ukrayna’daki politik dönüşümü sağlayacak bir güce sahip değiller. Birleştikleri yegane nokta olan Mübarek bıkkınlığı, belki sadece bir başlangıç sayılabilir.