1. İçeriğe git
  2. Ana menüye git
  3. DW'nin diğer sayfalarına git

Lal Mescidi’ne operasyon düşündürüyor

Christoph Heinzle, Ajanslar9 Temmuz 2007

Radikal İslamcı militanların İslamabad’daki Lal Mescidi işgali yedinci güne girdi. Pakistan yönetimi, içeride çok sayıda çocuk ve kadının zorla alıkonuluyor olması nedeniyle, operasyon düzenlemekte tereddüt ediyor.

https://p.dw.com/p/BE2T
Mescitte kaç kişinin bulunduğuna dair kesin bir bilgi yok.
Mescitte kaç kişinin bulunduğuna dair kesin bir bilgi yok.Fotoğraf: AP

Pakistan’ın başkenti İslamabad’da, güvenlik güçleriyle radikal İslamcı militanlar arasında geçtiğimiz hafta tırmanan gerilim sürüyor. Uluslararası toplumun dikkati, Pakistan ordusunun, radikal İslamcı militanları üslendikleri Lal Mescidi’nden çıkarmaya dönük girişimlerine odaklandı.

Pakistan ordusunun kuşattığı mescitte militanlarla güvenlik güçleri arasında çatışmalar yaşanıyor.

Çocukların ve kadınların militanlar tarafından zorla alıkonulduğu mescidin işgaline askeri bir operasyonla son verilmesi gündemde. Ancak Pakistan Devlet Başkanı Pervez Müşerref mescidin kan gölüne dönmesinden endişe ediyor.

Pakistan Din İşlerinden Sorumlu Devlet Bakanı Muhammed İcaz Ül Hak mecscitte militanlar arasında hem Pakistan hem de yurt dışında aranan teröristler bulunduğunu açıkladı. Pakistanlı Bakan militanların kaçmak isteyenleri öldürdüklerini ve bir çoğunun bedenine bomba bağladıklarını açıkladı.

Müşerref çözüm yolu arıyor

Pakistan Devlet Başkanı Müşerref militanları silah bırakmaya ve teslim olmaya ikna etmeye çalışan din adamlarına biraz daha zaman tanıdı. Adı açıklanmayan güvenlik yetkilileri, bu kararın, başkent İslamabad'daki yaklaşık bir haftadır silahlı direniş gösteren militanların nasıl bertaraf edileceğine ilişkin üst düzey toplantıda alındığını açıkladı.

Yetkililer, arabulucular arasında isyancıların lideri Abdül Raşid Gazi'nin eski hocası Taci Usmani'nin de bulunduğunu belirtti. Usmani'nin de aralarında bulunduğu din adamlarının, kriz patladığından bu yana kuşatmanın barışçı bir şekilde sona ermesi yönünde Gazi'yi ikna etme çabaları başarılı olamamıştı.

Ayrıca Pervez Müşerref eski başbakanlardan Şucat Hüseyin’i militanların teslim olmasına sağlamakla görevlendirdi.

Çatışmalar sürüyor

Ordu kaynaklarına göre çatışmalar sırasında 24 kişi öldü.
Ordu kaynaklarına göre çatışmalar sırasında 24 kişi öldü.Fotoğraf: AP

Bununla mescidin etrafında konuşlanmış olan binlerce askerler, aralarında El Kaide’ye bağlı yabancıların da bulunduğu militanlar arasındaki çatışmalar sürüyor. Mescdin elektrik su ve gazının güvenlik güçleri tarafından kesildiği bildiriliyor. Güvenlik güçleri adım adım ilerliyor ve cami duvarlarını yıkmaya devam ediyor. Ordu kaynakları çatışmalar sırasında 24 kişinin öldüğü bilgisini verirken Kuran okulu yöneticileri üç yüze yakın çocuk ve kadının hayatını kaybettiğini iddia etti.

Aşırı dinci partilere mensup, arabulucum yapmaya çalışan yaklaşık 20 milletvekili ise halen çatışmaların devam ettiği camiye ulaşmaya çalışırken askerlerce durduruldu.

Din adamları arabulucu

Pakistan televizyonları ordunun mescide baskın düzenlemeye hazırlandığı bilgisini verdi. Dini liderler hükümeti bu stratejiden vaçgeçirmeye çalışıyor. Dini liderler hükümetle militanlar arasında bir mekik dokuyarak kan dökülmesine yol açmayacak bir çözüm arıyor.

Binada kaç kişinin bulunduğuna ilişkin net bir rakam yok. Tahmin edilen rakam 300, okul yöneticilerinden Gazi ise içeride 1800 kişinin bulunduğunu iddia ediyor.

Alıkonulan bir öğrencinin akrabası Mohammed Ramzan ise şu ilginç bilgiyi aktardı: “Telefonda bana kuran kursu yöneticilerinden Abdül Raşid Gazi’nin onları serbest bırakmak istediğini ancak yabancı bazı militanların ona izin vermediği söyledi”

Müşerref aleyhine gösteri

Öte yandan Pakistan’ın Afganistan sınırına yakın bir bölgesinde yaklaşık 20 bin kişi Müşerref’i protesto etmek için sokaklara döküldü. Cihad çağrıları yapan göstericiler intikam yeminleri etti.

Gösterilire liderlik eden, El Kaide'nin iki numaralı ismi Eyman El Zevahiri'ye yakın olduğu belirtilen ve yetkililerce aranan Mevlana Fakir Muhammed, Müşerref'in izlediği politikaların İslam'a ve ülkeye karşı olduğunu öne sürerek, intikam alacakları tehdidini savurdu.