“Kıbrıs’ta bu fırsat kaçmasın”

Avrupa Konseyi Parlamenterler Meclisi (AKPM) Kıbrıs raportörü Alman parlamenter Joachim Hörster, ''Kıbrıs'ta iki toplum lideri arasında başlayan görüşmelerin, yıllardır adanın bölünmüşlüğüne son vermek için ortaya çıkan en iyi fırsat olduğunu'' söyledi.

Kıbrıs raportörü yaptığı yazılı açıklamada,''Bu fırsat kaçırılmamalı''dedi.

Uzlaşma yolunun bulunması çağrısında bulunan Alman parlamenter, ''İki tarafa da başarı için gerekli kararlılığı göstermeleri çağrısında bulunuyorum. Avrupa Konseyi güven artırmaya yönelik tedbirler de içinde olmak üzere taraflara her türlü yardımı yapmaya hazır, Kıbrıs çok uzun zamandır bölünmüş durumda''dedi.

Alman raportörün hazırladığı raporun, AKPM genel kurulunda bu ay sonu tartışılması sırasında, Kıbrıs'taki iki toplum lideri genel kurulda bir konuşma yapacak.

İspanya’nın temennisi

İspanya Dışişleri Bakanlığından yapılan yazılı açıklamada, "Adayı birleştirmek için yeniden başlayan müzakerelerde, sorunlara en kısa zamanda çözüm bulunmasının beklendiği" ifade edildi.

Kıbrıs’ta tarafları, müzakerelere yeniden başlamalarından dolayı kutlayan İspanya, her iki tarafın liderinin, "adada yeni bir sayfanın açılması için" büyük bir liderlik gösterdiğini de belirtti.

İspanya, Kıbrıs'ta diyalogla elde edilecek çözümün BM Güvenlik Konseyi'nin kararları kapsamında olması gerektiğini kaydetti.

Bakoyanni: “İki bölgeli, iki toplumlu federasyon”

Yunanistan Dışişleri Bakanı Dora Bakoyanni, Atina'nın Kıbrıs'ta taraflar arasında başlayan müzakereleri desteklediğini söyledi.

Bakoyanni, yaptığı yazılı açıklamada, "Mesele, 34 yıl süresince çözümsüz kalan, BM ve AB üyesi bağımsız bir ülkenin, istilası meselesidir. Yunanistan, BM Güvenlik Konseyi kararları, AB ilke ve değerlerini esas alan, iki bölgeli, iki toplumlu bir federasyon temelinde, tek egemenlik, tek vatandaşlık ve tek uluslararası kimlik çerçevesinde, adil, kalıcı ve işlerliği olan bir çözüm yolundaki bu yeni çabayı desteklemektedir" ifadesini kullandı.

"Birleşik bir Kıbrıs'ın, güneydoğu Akdeniz bölgesinin istikrarına yarayacağını, ama her şeyden önce Kıbrıslı Rum ve Türkler'in çıkarına olacağını, sadece böyle bir çözüm sonrasında Kıbrıs'ın tam olarak AB üyeliğinin nimetlerinden faydalanabileceğini" söyleyen Bakoyanni, "Bu çabanın, Kıbrıs'daki haksızlığın giderilmesi, taksimin sona ermesi ve Ada'nın birleşmesiyle sonuçlanan olumlu bir neticesi olması için Türkiye ile Kıbrıs Türk tarafınının bu yeni sürece gerekli siyasi iradeyle, ılımlı ve yapıcı bir tutumla katılacaklarını ümit ediyoruz" ifadesine yer verdi.