İsrail'den yeni operasyon sinyali

Muharebe tamamlandı ama savaş henüz bitmedi! İsrail'in son operasyonunun ardından gerek Gazze gerekse İsrail'deki havayı belki de bu cümleyle özetlemek mümkün. Yedi yıl önce başlayan "İkinci İntifâda" hareketinden buyana "en kanlı haftasonu" olarak kayıtlara geçen son saldırılarda 116 Filistinli hayatını kaybetti, 350 kişi de yaralandı. Kurbanlar arasında çok sayıda çocuk ve gencin bulunması ise olayın en acı yönüydü. Operasyonda iki kayıp veren İsrail, kara birliklerini Gazze'den çekti. Ancak Gazze Şeridi'nde konuşlanan askerler, İsrail yönetiminin olası bir taaruz emrine karşı teyakkuz durumunda bekliyor. İsrail İç Güvenlik Bakanı Meir Şitrit'in açıklamalarına bakılırsa, böyle bir emir her an gelebilir. 'Yerleşim birimlerine girmekten çekinmemeliyiz' Bakan Şirit, "Saldırılara karşı nihayet bir eylemde bulunmuş olmamız beni memnun etti. Bence operasyonu bitirmeyip onlara daha sert bir darbe indirmeliyiz. Eğer bu da işe yaramazsa çok daha geniş kapsamlı bir operasyon yapmalıyız. Yine işe yaramazsa çok çok daha büyüğünü... Yerleşim birimlerine girmek konusunda da tereddüt yaşamayıp gereğini yapmalıyız diye düşünüyorum. Elbette bunun zorluklarını biliyorum. Ben de eski bir askerim. Ama eğer başka bir seçenek kalmamışsa o zaman mahalle içlerine kadar girip orada savaşmalıyız" şeklinde konuştu.
Hükümet olarak öncelikli görevlerinin, vatandaşlarının can güvenliğini sağlamak olduğunu dile getiren İsrailli bakan, bu uğurda Filistin tarafındaki olası sivil kayıpların da göze alınması gerektiğini de kaydetti. 'Hamas hükümetini devirmeliyiz'

Nitekim Başbakan Ehud Olmert'in yaptığı son açıklamalar da benzer ifadeler içeriyor: Olmert, saldırılarındevam etmesi durumunda Filistinlilere yönelik daha sert bir operasyona gireşebileceklerini vurguladı. Olmert, "Savaşın tam ortasındayız" diyerek, sert çizgilerinin devam edeceği sinyalini verdi. Ana muhalefet lideri Benyamin Netanyahu da İsrail radyosuna verdiği demeçte Hamas'ın biran önce mağlup edilmesi temennisinde bulundu. Netanyahu, "Dün Aşkelon'daydım ve halkın feryatlarını duydum. Can güvenliğinin yanısıra kalıcı bir çözüm istiyorlar. Füze saldırılarının artık son bulması gerekiyor. Boyun eğmek yerine kararlı politikalar izlemeliyiz. Yani dengeleri bariz bir şekilde değiştirmemiz gerekiyor. Hamaslı teröristlere yüksek bir bedel ödettirmeliyiz. Onların hükümetlerini sarsmalı, hatta devirmeliyiz" diyerek hükümetin saldırgan politikasına destek verdi. Ateşkes önerilerine kulak asılmıyor İsrail'deki genel eğilim, Hamas'a karşı güç kullanımının artarak sürmesi yönünde. Böyle bir ortamda "ateşkes" seçeneğini dile getiren az sayıda kişinin sesi ise hayli cılız çıkıyor. Onlardan biri olan Kudüs İbrânî Üniversitesi'nin İslam uzmanlarından Immanuel Sivan, şartlar ne kadar olumsuz olursa olsun, Hamas'la müzakere masasına oturulması gerektiğini savunuyor. Sivan, "daha önceden de iki taraf arasında bir ateşkes yok muydu? Şimdi neden geri adım atılıyor? Başta İsrail olmak üzere, tüm taraflar 'kırmızı çizgileri' aşmak üzere. Örneğin Filistinliler de Aşkelon'a düzenledikleri füze saldırılarıyla Arap dünyasındaki desteklerini bir bir yitirdiklerinin farkında. Hamas bence göründüğü kadar güçlü değil. Şu anda ellerinde pek kozları yok ve onlarla müzakere masasına oturmanın tam zamanı. Yani bu durum aslında bulunmaz bir nimet" sözleriyle, müzakereler için aslında çok uygun bir zemin oluştuğu tezini savunuyor. Filistinliler yara sarmaya çalışıyor

Filistin cephesi ise operasyonun yaralarını sarmaya çalışıyor. Gazze Şeridi'nde zaten kötü olan yaşam koşulları, son operasyonla birlikte daha da vahim bir hale geldi. Yüzlerce ev hasar görürken, halk, başta içmeye suyu ve gıda olmak üzere temel insanî ihtiyaçlarını temin etmeye çalışıyor. Elektrik ve su şebekesinin de büyük oranda tahrip olması, salgın hastalık ve yağma gibi tehlikeleri de beraberinde getiriyor. Abbas'tan sürpriz çıkış Diğer yandan Filistin Özerk Yönetim Konseyi Başkanı Mahmud Abbas'ın, dün İsrail ile her türlü görüşmeyi askıya alma kararının ardından bugün daha ılımlı bir çıkış yaparak, yeni bir ateşkes için müzakere masasına oturulmasını önerdi. İsrail cephesi ise Abbas'ın, görüşmeleri askıya alma kararından biran önce dönmesini umduklarını belirtti. Radikal Filistinli Hamas grubu ise İsrail'in bozguna uğratıldığını iddia etti. Rice yarın bölgeye gidiyor Son gelişmeleri ardından ABD Dışişleri Bakanı Condoleeza Rice'ın bölgeye Salı günü yapacağı ziyaret daha da önem kazandı. Rice, aslında Annapolis konferansının ardından Mahmud Abbas ve Ehud Olmert arasında başlayan diyalog sürecini daha pekiştirmeyi amaçlıyordu. Ancak radikal Filistinlilerin füze saldırılarına İsrail'in sert bir şekilde karşılık vermesi ve Filistinlilerin barış müzakerelerini askıya alma kararı, Rice'ın gündemini de tümüyle değiştirdi. Annapolis'te varılan uzlaşma gereği, ABD Başkanı George Bush'un görev süresinin dolacağı 2009 başına kadar İsrail ve Filistin'in barış görüşmelerini sürdürüp bir somut bir çözüme ulaşılması öngörülüyordu.