İranlı seçmenler isteksiz
14 Haziran 2005İranlılar aslında kolayca harekete geçirilebilen bir ulus. Konu futbol olunca hele işiniz daha da kolay. Örneğin, geçen hafta İran’ın Bahreyn’i 1- 0 yenip, dünya şampiyonasına katılma hakkı elde etmesinin ardından tüm ülke ayaktaydı. Başörtüsü zorunluluğundan içki yasağına kadar Tahran sokaklarında her yasak çiğnendi.
İran’daki futbol coşkusu yaklaşan seçimler nedeniyle politikacılara malzeme oldu. Dini liderlerin havai fişek gösterilerinden, cumhurbaşkanlığı seçimleri adaylarının milli takım oyuncularına gönderdikleri kutlama mesajlarına televizyonlardaki reklamlara kadar, halkın milliyetçilik duyguları pohpohlandı. Buna rağmen birçok seçmen sandığa gitmeye pek de istekli görünmüyor.
Seçmenler oy kullanmaya istekli değil
Bunlardan biri de bu yıl ilk kez oy kullanma hakkında sahip olan Tahranlı Yasemin. Yasemin, “Politikacılar çok sözler veriyor, ancak hepsi boş. Son yıllara baktığınızda sözlerin hiç birinin yerine getirilmediğini görüyorsunuz. Neden seçimlere gideyim ki, gitsem de bir şey değişmeyecek” diye konuşuyor.
Sadece Yasemin değil, birçok İranlı seçimlere gitme konusunda tereddütlü. Bunda, adaylardan çoğunun Devrim Koruyucuları Konseyi tarafından seçimlerden men edilmesinin etkisi büyük. Mesela hiçbir kadın adaya izin verilmediği gibi, diğer adaylardan da sadece 8’i cumhurbaşkanlığı adaylığına layık görüldü.
Amerikan karşıtlığı
İranlılar ülkedeki asıl gücün dini liderlerde olduğu çok iyi biliyor. İran’da Cuma günü düzenlenecek seçimlere katılımın yüzde 50’den fazla olması gerekiyor, aksi takdirde seçimlerin meşruluğuna uluslararası platformda şüpheyle bakılacak. Bu nedenle, son söz yetkisini elinde bulunduran Ayetullah Hamaney Amerikan karşıtı çizgiye oynuyor:
“Düşmanlarımız İran’daki seçimlerin, halk için önemi olmadığı yönünde bir izlenim yaratmaya çalışıyor. Peki bunu neden yapıyorlar, çünkü seçimlere yoğun katılım işlerine gelmiyor. Ülkemizdeki seçimler, İran İslam Cumhuriyeti’nin hem islam aleminde hem de tüm dünyadaki imajını belirliyor.”