İnsan Hakları’nda 60. yıl

Dünyanın dört bir tarafında insan hakları ihlalleri yaşanıyor. Hükümetler, başlıca görevlerinden biri olan insan haklarını koruma görevini ihmal ediyor yada hatalı davranıyorsa, buna en çabuk tepkiyi BM ve bölgesel işbirliği kurumlarının yanı sıra insan hakları örgütleriyle sivil toplum kuruluşlarının verdiği gözleniyor.

Af Örgütü Çin’e yüklendi

Uluslararası Af Örgütü, İnsan Hakları Günü dolayısıyla yayınladığı açıklamada, insan hakları ihlalleriyle sık sık gündeme gelen Çin’i bu konuda daha duyarlı olmaya çağırdı. Örgüt, “İnsan Haklarına Altın Madalya” adlı bir kampanya başlatarak, 2008 Olimpiyat Oyunlarına ev sahipliği yapacak olan Çin’den idam cezasını kaldırmasını, tutuklu bulunan insan hakları savunucularını serbest bıkmasını ve basına özgürlük tanımasını istedi. Uluslararası Af Örgütü Almanya Masası Başkanı Barbara Lochbihler, Çin’de yaklaşık 68 ayrı suç unsurunun idamla cezalandırıldığını belirterek, hırsızlık ve vergi kaçırmanın bile idamla karşılık bulduğuna dikkat çekti: “Uluslararası Af örgütü olarak biz, imkanlarımız dahilinde Çin’de her yıl iki bin civarında infazın yapıldığını tespit edebildik. Ancak tahminlerimiz bu idamların 8 bin dolayında olduğu yönünde.”

Çinli Avukat Teng Biao’ya göre ise bu sayı 10 binin üzerinde. İnsan hakları savunucusu Teng, Pekin üzerindeki baskı artırılmalı diyor. “Uluslararası olimpiyatlar öncesinde hiçbir idam cezası infaz edilmemeli diyen Teng, bunun aksi halindeyse uluslararası toplumun olimpiyatları boykot etmesi gerekir“ ifadesini kullanıyor.

Pekin yönetimine baskı talebi

Uluslar arası Af Örgütü’ne göre, uluslararası toplum Pekin yönetimine, insan haklarının iyileştirilmesi yönünde verdiği reform sözlerini yerine getirmesi için baskı uygulamalı. Ancak insan haklarının korunması için verdiği sözleri yerine getirmeyen tek ülke Çin değil. Dünyanın dört bir köşesinde hergün sayısız insan hakları ihlali yaşanıyor. 2007 yılında öne çıkan en çarpıcı olayların bazıları, Darfur ve Çad’da yaşanan insani kriz, Myanmar’da muhalefete yönelik baskılar ya da Irak ve Kosova gibi bölgelerden kaçan mültecilerin durumu olarak gösteriliyor.

Uluslararası Af Örgütü’nden Barbara Lochbihler’e göre, dünya genelinde terörle mücadele kapsamında alınan önlemler çerçevesinde de bir çok insan hakları ihlali yapılıyor. Lochbihler bu konu da Alman hükümetini de eleştirerek, “Berlin hala terörle mücadele kapsamında adam kaçırma yada işkencenin önüne geçecek gerekli adımları atmadı, ayrıca uluslararası gizli istihbarat servisleriyle işbirliğinin boyutu da saydam bir çerçevede değil” açıklamasını yaptı.

CPJ’nin raporu

Dünya İnsan Hakları Günü dolayısyla bir rapor yayınlayan Gazetecileri Koruma Komitesi (CPJ) ise, şu an 24 ülkede en az 127 gazetecinin tutuklu bulunduğuna ve bu gazetecilerden 20'ye yakının ise hiçbir suçlama yöneltilmeksizin demir parmaklıklar arkasına konulduğuna dikkat çekti.

Gazetecileri Koruma Komitesi’nin yıllık inceleme raporunda, gazetecilerin tutuklu olduğu 24 ülke arasında ABD'nin de bulunduğu belirtildi. Tüm dünyada bu yıl içinde tutuklanan gazetecilerinin sayısının geçen yıla oranla sadece 7 kişi daha az olduğu kaydedilen raporda, kendilerine hiçbir suçlama yöneltilmeksizin göz altına alınan gazetecilerinin oranında ise artış görüldüğüne dikkat çekildi.