Her dört Avrupalı'dan biri işsiz
3 Şubat 2005Almanya’da işsizlik oranının 5 milyonu aşması endişe yaratırken, Avrupa Birliği’nin istatistik dairesi Eurobarometre’nin gerçekleştirdiği bir araştırmada her dört Avrupalı’dan üçünün işsizlik sorunundan yakındığını ortaya koydu. AB’nin 25 ülkesinde toplam 25 bin kişiyle Ekim - Kasım 2004 tarihleri arasında gerçekleştirilen araştırmanın sonuçları oldukça dikkat çekici.
Avrupa vatandaşlarının yüzde 54’ü, “ekonomimizin güçlenmesi için üçüncü ülkelerden gelecek göçmenlere ihtiyacımız yok” diyor, yüzde 43’ü ise bu görüşe karşı çıkıyor. Yüzde 73’ü ilerde emeklilik sisteminin önümüzdeki yıllardaki durumuna güvenmezken, her 2 işçiden biri kariyerinde ilerleyebilmek için eğitilmeye ihtyacı olduğunu düşünüyor. Araştırmaya katılanların yüzde 49’u ise Avrupa ekonomisinin gidişatından oldukça memnun. Ancak yüzde 37’si ise ekonominin kötüye doğru gittiğini düşünüyor.
Her 10 Avrupalı’dan 4’ü Avrupa ekonomisinin performansının Amerikan veya Japon ekonomisinden daha düşük olduğu inancında. Halkın yüzde 59’u ise Avrupa ekonomisi Hint, % 42’si Çin ekonomisinden daha iyi düşüncesinde. Yüzde 63’ü, eğitim ve profesyonel öğretimin geliştirilmesini istiyor ve yüzde 55’i Avrupa ekonomisinin önümüzdeki beş yıl içinde düzeleceğini düşünüyor.
Ekonomik büyümeyi artırma hedefi2010 yılında dünyanın en güçlü ekonomisine sahip olma hedefine ulaşaması zor görünen Avrupa Birliği, giderek bozulan ekonomisine çeki düzen verme telaşında. AB’nin icra organı komisyon, bu amaçla önümüzdeki beş yıl içerisinde ekonomik büyümeyi GSMH’nin yüzde 3’ünden daha yükseğe çıkarmak ve 6 milyon yeni iş yaratmak amacı ile yeni bir aksiyon planı hazırladı. AB’nin 22 - 23 Mart tarihinde yapılacak liderler zirvesinde de tartışılacak olan bu plan üç ayrı aşamadan oluşuyor:
Birincisi Avrupa’yı yatırım ve çalışmak için daha çekici kılmak. Bunun için özellikle, Avrupa’ya yatırım yapmak için bulunan yasaları daha basitleştirmek, AB altyapısını genişletletmek ve geliştirmek gerekiyor. İkincisi bilim ve teklonojiyi daha fazla desteklemek. Üçüncüsü ise yeni iş alanları yaratmak. Özellikle işsiz gençlerin sayısının azaltılması için daha fazla çaba sarfetmek. İşçilerin hareket kabiliyetini artırmak.