Havada görünmeyen tehlike
9 Şubat 201310 mikrometreden daha küçük çaptaki partiküller, 'küçük partikül' ya da 'ince tozlar' olarak adlandırılıyor. Bu partiküller ancak mikroskopla görülebiliyor. Çok küçük oldukları için insanlar tarafından solunuyor ve sağlık açısından tehlikeli sonuçları beraberinde getirebiliyor.
Dünya Sağlık Örgütü'nün yaptığı araştırmalara göre havada bulunan yüksek orandaki küçük partiküller özellikle solunum yolları ya da kalp ve dolaşım bozukluklarına neden oluyor.
Güneydoğu Avrupa ülkelerinde, havadaki ince tozların oranının riskli seviyelere ulaşması kaygı yaratıyor. Örneğin Saraybosna'da, havada küçük partiküller, yani ince tozların oranı, metreküp başına 117 mikrogramla, Avrupa'daki en yüksek değere ulaşmış durumda. AB'nin izin verdiği oran metreküp başına 40 mikrogram.
Makedonya'nın Üsküp, Bulgaristan'ın Filibe, Romanya'nın Timişoara kentlerinde havadaki ince tozların oranı Saraybosna ile kıyaslandığında daha düşük, ama yine de AB ortalamasının çok üzerinde.
Yakılan otomobil lastikleri
Saraybosna'da hava kirliliğinin en büyük nedeni eskimiş ısıtma tesisleri. Hava kirliği konusunda uzman olarak çalışan Martin Teis, "Hanelerde mümkün olan her şey ısınmada kullanılıyor. Kömür, odun ve eski otomobil lastikleri... Bir başka sorunsa trafikteki 15, 18 yıllık otomobiller” diyor.
Saraybosna'nın dört bir taraftan dağlarla çevrili bir vadide olmasının da hava kirliliğinde etkisi büyük. Çünkü hava sirkülasyonu yeterince olmuyor.
Vahşi kentleşmenin sonucu
Benzer sorunlar Makedonya için de geçerli. Geçen yıl aralık ayında bazı kentlerde havadaki ince tozların oranı bazı günlerde metreküp başına 1000 mikrograma ulaştı. Üsküp'teki Ulusal Sağlık Dairesi'nden Dragan Gjorjgjev bunun nedenini şöyle açıklıyor:
"Eski sanayi tesisleri, merkezi ısıtmada kullanılan yanan malzemelerin kötü kalitede olması ve trafik...Bunların hiçbiri konusunda düzenlemeler yok. Bizde çok vahşi bir kentleşme söz konusu."
Gjorgjev Makedonya'daki sanayi tesislerinin Avrupa Birliği standartlarına uygun olmadığına da dikkat çekiyor.
AB’nin getirdiği kurallar
Alman Federal Çevre Dairesi'ndan Marcel Langner, Almanya'nın AB'nin belirlediği havanın kalitesiyle ilgili yönetmeliklere uymak için çok sayıda önleme başvurduğuna dikkat çekiyor. Sanayi tesislerine küçük partikülleri tutacak özel filtreleri yerleştirme zorunluluğunun getirildiğini söyleyen Langner, ancak bunu yapan işletmelere de vergi kolaylığının sağlandığını hatırlatıyor.
Termoelektrik santrallerde ağırlıklı olarak kömürden gaza geçildiğini belirten Langner, bunun yanı sıra yeni otomobillere de uygun katalizatör takılması zorunluluğunun getirildiğini söylüyor.
AB yönetmeliklerine göre ince tozların oranı havada metreküp başına 40 mikrogramı aşmamalı. Şayet bir gün içinde izin verilen değerlerin üzerine çıkılırsa, o zaman ince tozlara neden olan araçların, “yeşil bölge” olarak belirlenen alana girmesine izin verilmiyor.
Çevreyi kirletenlerden ek vergi
Romanya'nın Timişoara kentinde faaliyet gösteren, kısa adı GIPRO olan çevre kuruluşundan Adrian Stoica, özellikle havanın kalitesinin artırılması için kentlerde somut kuralların getirilmesi gerektiğini söylüyor ve ekliyor:
"Özellikle kullandıkları makinelerle ya da yaptıklarıyla havayı kirleten bütün vatandaşların vergiye tabi tutulması etkili olur. Bu vergi insanlara hava kirliği konusunda sorumluluk duygusu verir."
Berlin'deki Federal Çevre Dairesi'nden Marcel Langner de böyle bir öneriye sıcak bakanlardan. Langner hava kirliliği konusunda başı çeken Bosna Hersek gibi ülkelerin, Avrupa standartlarına uymaya teşvik edilmesinden yana. Langner şunları kaydediyor:
"Bosna Hersek Avrupa Birliği'ne üye olmuş olsa, o zaman Saraybosna'da havadaki küçük partiküller konusunda Almanya'daki standartlara uyulması zorunlu hale gelecek. Avrupa Birliği içerisinde buna uzun süre uymayan ülke ise ceza ödemek zorunda kalacak."
© Deutsche Welle Türkçe
Zoran Arbutina / Hülya Topçu
Editör: Ayhan Şimşek