Fransa Basra Körfezi’ne yerleşiyor

Karar, cumhurbaşkanı Nicolas Sarkozy’nin geçtiğimiz günlerde Suudi Arabistan, Katar ve Birleşik Arap Emirlikleri’ne düzenlediği resmi ziyaretler sırasında açıklandı.

Fransa’nın yeni askeri üssü Birleşik Arap Emirlikleri’nin Abu Dabi kentinde kurulacak. 2009 yılında operasyonel olacağı söylenen üste, Fransız deniz, hava ve kara kuvvetlerine mensup yaklaşık 500 askerin görev yapması öngörülmekte.

Fransız resmi kaynakları, askeri üs teklifinin Birleşik Arap Emirlikleri’nden geldiğini ve üssün iki ülke arasında 1995’te imzlanan askeri işbirliği anlaşması çerçevesinde kurulacağını söylüyorlar.

Aynı kaynaklar, dünya petrolünün yüzde 40’ının geçtiği Hürmüz Boğazına kurulacak askeri üssün stratejik önemini de saklamıyorlar.

İran faktörü

Olası bir İran faktörü ise kesinlikle telaffuz edilmiyor. Askeri üssün, şu anda Batı dünyasıyla nükleer krizi yaşamakta olan İran’a karşı Körfez ülkelerini koruma, ya da İran’a karşı olası bir savaşta kullanılma riski konusunda da yorum yapılmıyor.

Ancak bazı Fransız uzmanlar, Körfez ülkelerinin Fransa’ya askeri üs kurdurma politikasının ardında, sadece Amerika Birleşik Devletlerine dayalı bir savunma kalkanına sahip olmama endişesinin yattığını savunuyorlar.

Sarkozy de geçen hafta Riyad’da yaptığı konuşmada, “Körfez’de ya barış olacak ya da savaş. Savaş olursa da bölgeyle sınırlı kalmaz” ifadelerini kullandı ve dünyanın geleceğinin Körfez’de oynandığı mesajını verdi.

Madalyonun ticari yüzü

Fransa için madalyonun bir de ticari boyutu var. Körfez ülkeleri geleneksel bir Arap politikasına sahip olan Fransa’dan en fazla silah satın alan ülkelerin başını çekiyorlar. Örneğin, Körfez ülkelerinin silahlı kuvvetlerinin elinde, Fransız silah sanayiinin en gurur duyduğu Leclerc tanklarından, sayıca Fransız silahlı kuvvetlerinden daha fazla bulunuyor.

Fransa’nın Körfeze yönelik bir yeni açılımı da sivil amaçlı nükleer kullanımı konusunda. Bu alanda dünya liderleri arasında gösterilen Fransa, önümüzdeki 40 yıl içinde petrolü tükeneceği söylenen Körfez ülkelerini nükleer enerjiye geçişe ikna etmeye çalışıyor.

Nükleer reaktör pazarlıyor

Her ülkenin olduğu gibi Müslüman ülkelerin de nükleer enerji hakkı olduğunu dile getiren Nicolas Sarkozy, Fas, Cezayir ve Libya’dan sonra Körfez ülkelerine de nükleer reaktör pazarlamaya başlamış durumda. Fransa bu konuda Birleşik Arap Emirlikleriyle ilk anlaşmayı imzaladı. Suudi Arabistan ve Katar ile görüşmelere de start verildi.

Fransa, nükleer diplomasi adı da verilen bu yeni atılımıyla, hem son yıllarda dış politikada kaybettiği gücü yeniden kazanmanın, hem de, katma değeri yüksek ürünler ihraç ederek, 40 milyar Euro’luk bütçe açığını kapatmanın hesaplarını yapıyor.