1. İçeriğe git
  2. Ana menüye git
  3. DW'nin diğer sayfalarına git

Finans piyasaları iklim için göreve

Julia Hummelsiep27 Eylül 2007

İklim değişimi sorunu, dünya ekonomisini de, finans piyasalarını da etkiyiyor. Peki finans piyasaları iklimin korunması konusunda bir şeyler yapabilir mi? Deutsche Bank’ın hazırladığı rapora göre “evet”.

https://p.dw.com/p/BkNt
Finansal teşviklerle iklimin korunmasına katkı sağlanabilir.
Finansal teşviklerle iklimin korunmasına katkı sağlanabilir.Fotoğraf: AP

Bu hafta başında Birleşmiş Milletler’deki toplantıda hükümet ve devlet başkanları iklim değişimi konusunu ele aldı. BM Genel Sekreteri Ban Ki Moon da küresel ısınma sorununu görüşmek üzere dünya liderlerini bir zirve buluşmasına davet etti.

Perşembe ve Cuma ise ABD Başkanı George Bush’un davetiyle endüstri ve kalkınmakta olan ülkelerin temsilcileri iki günlük bir iklim konferansında bir araya geliyor.

İklim değişimi dünya ekonomisini de etkisi altına almış durumda. Bu bilgi aslında yeni değil ancak Almanya’nın önde gelen bankalarından Deutsche Bank’ın ‘İklim Değişiminin Üstesinden Gelmek – Finans Piyasalarında Rolü’ başlıklı araştırmasında bir kez daha altı çiziliyor.

Araştırmada yeni olan ise finans piyasalarının iklim değişimini önlemede etkili olabileceği. Finansal teşviklerin iklimin korunmasına katkı sağlayabileceğine dikkat çekilen araştırmada, çevre kredileri ya da oluşturulacak özel fonlarla iklimin korunmasının desteklenebileceği belirtiliyor.

Emisyon ticareti

Deutsche Bank’ın Ekonomi Politikası Direktörü Norbert Walter, çevreyi koruma konusunda finans piyasalarındaki bankaları güçlü bir ortak olarak görüyor: “Örneğin kredi verirken, her yatırımın beklentileri karşılayıp karşılamadığını daha fazla dikkate alabiliriz. Kredilerin, sorunun artmasına neden olan her bir yatırımcının yaratacağı risklere bağlı olması da söz konusu. Finansman sağlanırken, bu talepleri karşılamaları gerekli olacak. Bunların kontrol edilmesi de gerekliliklerin içinde. Bunun anlamı ise yatırımlar ve kuruluşlar, toplumsal talepler konusunda sıkıştırılmış olacak.”

Grişimciler, aslında siyasi olarak da yıllardan beri çevre koruma konusunda baskı altına alınmaya çalışılıyor; özellikle de emisyon ticaretine ilişkin olarak. Zira emisyon ticareti dünya ekonomisinde yeni bir pazar oluşturmuş durumda.

Deutsche Bank’ın araştırmasını kaleme alan uzmanlardan Christian Weistroffer’a göre bu piyasada emisyon sertifikası için yapılan pazarlıklardan daha fazlası mümkün: “Emisyon pazarlıklara yapmak mümkün, ancak emisyon senetleri oluşturacak ek mekanizmaları meydana getirmek de bir olanak. Bu, sadece kendileri için emisyon oranlarını azaltmak değil, aynı zamanda yurtdışında, kalkınmakta ve gelişmekte olan ülkelerde örneğin, emisyon tasarrufu yapmak için projeler oluşturulmasına imkan vermek anlamına geliyor.”

İklim projelerinin finansmanı

Araştırmada finans piyasalarına getirilen önerilerden biri de iklim projelerinin finanse edilmesi. Üretim tesislerinin bulunduğu bölgelerdeki iklim değişimine dikkat çekilen araştırmada, buralarda yaşanacak doğal afetlerin sigortası konusunda pazarlıkların da artırılacağı belirtiliyor.

Bununla birlikte afet kredilerinin daha da küçülebileceği araştırmada yer alan dikkat çekici unsurlardan biri. Ancak uzmanlara göre değişen iklim koşullarının yarattığı risklerin sayısız yatırımcı arasında paylaştırılması ise bir avantaj.