1. İçeriğe git
  2. Ana menüye git
  3. DW'nin diğer sayfalarına git

FAZ: Kremlin Esad'ı gözden çıkarır mı?

17 Nisan 2018

Suriye’ye düzenlenen hava saldırısı ve Almanya’nın arabulucu olma girişimi Alman gazetelerinin öne çıkardığı yorum konuları arasında yer alıyor.

https://p.dw.com/p/2wABw
Putin und Assad
Fotoğraf: Getty Images/AFP/M. Klimentyev

17.04.2018 - Alman basınından özetler

Frankfurter Allgemeine Zeitung (FAZ) Suriye'deki hedeflerin bombalanmasının muhtemel sonuçlarına şu satırlarla değiniyor:

"Brüksel'de bir araya gelen Avrupa Birliği (AB) dışişleri bakanları hava saldırılarının yeni bir dinamiği ateşlediğini söylüyorlar. Gerçekten öyle mi oldu? Olduysa, Suriye'deki dramda yeni bir perde açılması gerektiğine Rusya ve İran da ikna edilebildi mi? Bu durumda Moskova ve Tahran'ın uzun vadede Beşar Esad'ı gözden çıkarmaya hazır olması gerekir. Bunun için çıkarlarına en uygun tarih hangisi olabilir? Rusya ve İran şimdilik Esad'ın koruyucu güçleri, dolayısıyla da işlediği en ağır suçlarda onun ortağı sayılıyorlar.”

Die Welt gazetesi Almanya Başbakanı Angela Merkel'in Suriye anlaşmazlığındaki tutumunu mercek altına almış:

"Ana koalisyon ortağının lideri Başbakan Merkel'in sözleriyle hükümetin tutumu arasında çelişki olduğu ortaya çıktı. Kirli işleri Batılı devletlere bırakan Almanya'daki büyük koalisyon hükümeti neden Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi'nin daimi üyeleri arasına girmek istemiyor? Yararlı bir tartışma ama kusuru kapalı kapılar ardında yapılması. Bir parti genel başkanı için yakın çevresindekileri etkileyebilmek yeterli olabilir. Bir başbakandan ise daha fazlası beklenir. Merkel'e, Almanya'nın yerinin demokrasilerin yanında olduğuna dair kırılgan uzlaşıyı canla başla savunmak düşer. Almanya Başbakanı hükümetinin politikasını olağanüstü meclis genel kurulunda açıklamalıdır. Hem de bu hafta içinde.”

Frankfurter Rundschau gazetesinin yorumunda Avrupa'nın güçlü ülkesi Almanya'nın ağırlığını koyamamasını eleştiriyor:

"Almanya, Avrupa Birliği'nin en güçlü ülkesi olmasının yüklediği liderlik sorumluluğunu yerine getirmiyor. Diğer ülkeler silaha sarıldığında Almanya'ya yeniden roketler ateşlenmeden sağduyunun ve diplomasinin sesi olmak düşer. Donald Trump Suriye'nin bombalanacağını duyurduğunda Almanya'nın ortak ülkelerin hükümet başkanlarını ya da dışişleri bakanlarını acilen toplanmaya çağırması, en azından silahlı anlaşmazlığın tırmanma tehlikesi karşısında Avrupa'nın ortak bir tutum saptamasına çalışması gerekirdi. Ama sorumluluktan söz edip de eli kolu bağlı oturmak, Almanya gibi önemi ve hedefleri büyük bir devlete yakışmaz.”

Münchner Merkur gazetesi Almanya'nın Suriye krizinde arabulucu olma girişimine şu satırları ayırmış:

"Suriye'deki zehirli gaz kullanıldığı iddialarına ABD, Fransa ve İngiltere'nin gösterdikleri üçlü tepki Almanya'ya en sevdiği rolü üstlenme imkânı yarattı: Saha kenarından akıl hocalığı yapmak. Siyasiler açık oturumlarda müttefik bombalarının yerine yuvarlak masalardan söz ediyorlar. Şam'daki söz dinlemez katil rejim ve onun sponsorluğunu yapan Moskova Berlin'den gelen sıcak sözlerden etkilenecekse, çözümü masada arama taleplerine söyleyecek bir şey olamaz. Kremlin'in Suriye'deki bağımsız kimyasal uzmanlarının çalışma yapmalarına izin vermesi bu süreci başlatabilir.”

AG, BÖ

© Deutsche Welle Türkçe