DTÖ'nün yeni tur görüşmeleri başladı
16 Aralık 2011Dünya Ticaret Örgütü’nün küresel çapta gümrük ve sübvansiyonları azaltma girişimleri son yıllarda çoğu kez başarısızlıkla sonuçlanmıştı. İyimser olanlar, 17 Aralık tarihine kadar bir uzlaşmaya varılacağını umut ediyor. O tarihten sonra da Dünya Ticaret Örgütü’nün en yüksek karar organı olan Bakanlar Konferansı Cenevre’de başlayacak. Dünya Ticaret Örgütü Başkanı Pascal Lamy, olası bir başarısızlığı önlemek istercesine şu açıklamayı yapıyor: “Doha’daki görüşme turu ölü mü, yoksa diri mi, ya da görüşme turu bir ruh mu, yoksa bir zombi miydi? Bu tarzdaki bir tartışmanın getireceği bir şey yok. Asıl sorulması gereken şey, Dünya Ticaret Örgütü üyelerinin, örgütün Doha'da kabul edilen ajandasını ve genel hedeflerini uygulayıp uygulamayacağıdır.”
Tartışmanın özü ayrıntılarda
Dünya Ticaret Örgütü Başkanı Pascal Lamy, bu hedefleri, özgür dünya ticaret ilişkileri, güncel ticaret kuralları ve yoksul ülkelerin dünya ekonomisine dahil edilmeleri şeklinde çok genel olarak özetliyor.
Ancak ayrıntılara inildiğinde, konunun özü belli oluyor. Tartışma özellikle batılı ülkelerin sanayi ürünlerinin ve hizmetler sektörünün, kalkınmanın eşiğindeki Çin ve Hindistan gibi ülkelerin pazarlarına girip giremeyeceğinden kaynaklanıyor. Başka bir tartışma da, AB ve ABD gibi zengin bölge ve ülkelerin kendi tarım işçilerini rekabetten korumak üzere tarım ürünlerine uyguladığı sübvansiyonlar yüzünden ortaya çıkıyor. Dünya Ticaret Örgütü’ne üye toplam 153 ülke bu konularda uzlaşmaya vardığı takdirde, üzerinde daha önce görüşülmüş olan gümrük vergilerinin ve ticari sınırların kaldırılması gündeme gelecek. Dünya Ticaret Örgütü’nün genel kuralı şu: Bir konuya ilişkin görüşme turunda tüm noktalarda uzlaşmaya varılmadan hiçbir kural yürürlüğe giremiyor.
Uzlaşma sağlanırsa dünya ticaretinin hacmi artacak
Ekonomi uzmanları, uzlaşmaya varıldığında, dünya ticaretinin 200 ila 800 milyar euro artacağını hesap ediyorlar. Ancak çekinceler büyük, birçok ülkede insanlar işlerini kaybetmekten korkuyor. Himayeciliğin kaldırılması, her şeyden önce uluslararası rekabetin artması anlamına geliyor.
Dünya Ticaret Örgütü Başkanı Pascal Lamy, bu çekincelerin ciddiye alınması gerektiğini vurguluyor: “Ticaret için doğru şartların olması gerekir. Bunlar olursa çok sayıda seçmenin özgür ticaret ilişkileri konusundaki tereddütleri giderilmiş olur. En önemli şart, gelirin adil dağılması ve daha fazla eşitlik. Hem dünya çapındaki, hem de ülke sınırları içindeki eşitsizlikler, uluslararası ticarete güvensizlik duyulmasına yol açıyor.”
Dünya para sisteminde de reform gerekiyor
Çok sayıda ülkedeki ekonomik durgunluk, Cenevre'deki Dünya Ticaret Örgütü görüşmelerini zorlaştırıyor. ABD, yüksek işsizlikten muzdarip ve 2012 yılındaki başkanlık seçimlerinden önce oy kaybettirecek hiçbir düzenlemeye onay vermeye niyetli değil. Dünya Ticaret Örgütü Başkanı Lamy, küresel borç krizi nedeniyle dünya ticaretini, yatırımları ve para akışını kolaylaştırmak için dünya para sisteminde de reform talep ediyor: “Güven ve istikrar sağlayan bir dünya para sistemine ihtiyacımız var. Para politikaları kapalı sistemlerde işlemez. Eğer sadece para politikalarına küresel boyutta ilgi gösteriliyorsa, ulusal ölçekte de ilgi gösterilir. Buna ulaşmanın tek yolu ise küresel işbirliğidir.”
© Deutsche Welle Türkçe
Andreas Becker/ Çeviri: Çelik Akpınar
Editör: Ahmet Günaltay