1. İçeriğe git
  2. Ana menüye git
  3. DW'nin diğer sayfalarına git

Bundesliga’nın altın yılları

Renate Müller / DW9 Ağustos 2007

İlgiyle izlenen spor organizasyonlarından Alman Birinci Futbol Ligi, 170 milyon Euroyu bulan transfer harcamasıyla rekor kırdı. Yöneticiler memnun. TV anlaşmalarının kulüp gelirlerini daha da artırması bekleniyor.

https://p.dw.com/p/BSSH
19 kere şampiyonluk sevinci yaşayan Bayern Münih, Bundesliga'nın transfer bütçesi en yüksek takımı oldu.
19 kere şampiyonluk sevinci yaşayan Bayern Münih, Bundesliga'nın transfer bütçesi en yüksek takımı oldu.Fotoğraf: AP

Alman futbol klüpleri mali açıdan şimdiye kadarki en parlak dönemini yaşıyor.

Bu, Stuttgart merkezli ekonomi araştırma kuruluşu Ernst&Young’ın dün açıkladığı araştırmanın sonucu.

Ankete göre birinci ve ikinci ligdeki 36 profesyonel klüpten 30’unun yöneticisi, branşın şu anki durumundan memnun.

Yöneticiler, klüplerinin ekonomik durumunun yeni televizyon anlaşmaları sayesinde ulaşılan yüksek seviyeyi sabitleyeceğini tahmin ediyor.

Ernst&Young’ın araştırması Alman futbol klüpleri için iyi haberlerle dolu.

İlk iyi haber, futbol klüplerinin ekonomik açıdan tarihlerinin en parlak dönemini yaşadığı.


TV yayın anlaşmalarının kazancı

Araştırmacı Stefan Pfeiffer, Alman Profesyonel Futbol Ligi Bundesliga’nın yeni televizyon anlaşmasının zirvedeki klüplere büyük kazançlar sağladığını belirtiyor:

Pfeiffer şöyle devam ediyor: „Parlak ekonomik sonuçlara geçtiğimiz yıl yapılan yeni televizyon anlaşmasının büyük katkısı oldu. Ama aynı zamanda sponsorluk alanında da gelir artışı kaydedildi.“

Televizyon anlaşmasından en karlı çıkan klüp şampiyon Stuttgart oldu.

Stuttgartlılar geçtiğimiz dönemde 26 milyon euro kazanırken, hemen arkasında Schalke Werder Bremen ve Bayern Münih yer aldı.

Araştırmaya göre klüplerin gelirleriyle birlikte para harcama eğilimleri de arttı.


Gelirler arttı

Araştırmacı Stefan Pfeiffer: „Telif hakkı sahibi Leo Kirch’in iflasının ardından klüplerin televizyon gelirleri tehlikeye girmişti. Bu krizden sonra bazı harcamaların hesaplanması da zorlaştı. Özellikle de klüplerin harcamalarının önemli bir bölümünü oluşturan personel masrafları. Oyunculara ödenen ücretler gibi. Bunlar, 3-4 yıllık anlaşmalar olduğundan bir ölçüde sabitti. Diğer yandan gelirler beklenmedik bir şekilde düştü. Ondan sonra klüplerin harcamalarda daha kısıtlayıcı davranmaya başladıkları gözlendi. Bu tedbirlilik gelirlerin artmasıyla sona erdi.“

Bayern’den transfer rekoru

Klüplerin kesenin ağzını açmasının en iyi örneği Bayern Münih oldu.

Şampiyonluğa oynayan Bayern Münih’in yöneticileri büyük bir alışveriş turuna çıktı, yeni oyuncular için 70 milyon euro harcadı.

Bu, Bundesliga’daki diğer 17 klübün toplam yatırımına neredeyse eşit bir miktar.

Ernst&Young’ın spor ekonomisti Arnd Hovemann, bunun futbolseverlerde heyecanı da artırdığını belirtiyor:

Hovemann: „Seyirci için en heyecan verici şey tabii ki ligin mümkün olduğunca dengeli ve canlı olması. Daha sezonun başından kimin şampiyon olacağı ya da hangi maçtan kimin galip çıkacağı görülebildiğinde ilgi de azalıyor.“

Ernst&Young’ın araştırmasının futbol klüpleri için ikinci iyi haberi de bu.


Bundesliga’nın heyecanı

Uluslararası ölçekte en iyi beş profesyonel ligin karşılaştırmasında en heyecanlı ligler Almanya ve Fransa.

Araştırmaya göre bunun nedeni paraların dağılımı sistemi.

Hovemann Alman ve Fransız profesyonel liglerinde medya gelirlerinin merkezi dağılımı sisteminin daha dengeli bir rekabete yol açtığını, buna karşılık daha sıkıcı bulunan İngiliz ve İtalyan liglerinde klüplerin kendi piyasalarını oluşturduklarını belirtiyor.

Yani İngiltere ve İtalya’da büyük ve tanınmış klüpler tüm televizyon gelirlerini toplayıp paralarına para katarken küçük ve parasız klüpler giderek daha da yoksullaşıyor.

Sonuç: Şampiyonluk yarışı ancak herkes pastadan pay aldığında heyecan kazanıyor.