Avrupa Parlamentosu da büyüdü
7 Mayıs 2004Strazburg’ta ilk oturum haftası şenlik havasında başladı ama, ilk günlerin heyacanı çok çabuk gündelik çalışmalara dönüştü. AB üyesi ülkelerin bazı Avrupa milletvekilleri ise, bu ilk günleri, "biraz silkinme ve kendilerine gelme süreci" olarak algıladılar.
"Genişleme erken mi oldu?"
Strazburg’taki kutlamaların hemen ertesinde, parlamentonun gündeminde ilk olarak Avrupa’nın geleceği konusu yer aldı. Bu ilk oturumda da, eski AB üyesi ülkelerin bazı Avrupa milletvekillerinde, genişlemenin aslında biraz erken gerçekleşmiş olabileceği izlenimleri oluştu. Avusturya Yeşiller Partisi’nden Johannes Voggenhuber, Avrupa Parlamentosu’nda ilk kez duyulmaya başlanan bu görüşler üzerine şunları söylüyor:
”Bunlar tam anlamıyla milliyetçi söylemler. Bir yandan ulus devletlerin Avrupa’ya damgasını basması gerektiği yönünde görüşler savunulurken, öte yandan da Avrupa anayasasına, Avrupa’nın bütünlüğünün derinleştirilmesine karşı çıkılıyor. Ekonomi politikalarında ise tam bir Amerikancılık propagandası yapılıyor. Bu arada kimi çok misyonerce söylenmiş sözler de duyuldu. Avrupa Parlamentosu’nda 9 yıldan beri hiç olmadığı kadar tanrıdan söz edildi."
Hristiyanlığın tanrı anlayışı
Hristiyanlığın tanrı anlayışının Avrupa anayasasına belirgin biçimde damgasını basması yönündeki çok sayıda talebe örnek olarak, Avrupa Halk Partisi’ne mensup, Macar muhafazakarlarının temsilcisi Jozef Szajer şu görüşleri savunuyor: ”Birlik, sadece ulusal kimlik zemini üzerinde bina edilebilir. Hristiyanlık’a atıfta bulunmak, bugün sahip olduğumuz özgürlüklerin kaynaklarından birini onayladığımız anlamına gelir. Hristiyanlık olmasaydı, bizler sadece bir beyine sahip olan, ama yüreğimizin olmadığı insanlar olurduk...”
Birliğin genişlemesi ertesinde yapılan ilk oturumda bu tarzda yapılan konuşmaların yankısı, kimi Avrupa milletvekilinde bıraktığı buruk bir izle sınırlı kaldı. Çünkü 13 Haziran’da yapılacak Avrupa Parlamentosu seçimleri nedeniyle 788 milletvekilinin göreve başlamalarıyla, bitirmeleri aynı anda oldu. Asıl seçimlerden sonra AB milletvekilleri, birbirlerini tanıma olanağına tam olarak kavuşacaklar.