Avrupa Konseyi Rumları eleştirdi
16 Mayıs 2006Avrupa Konseyi bünyesinde faaliyet gösteren Irkçılık ve Ayrımcılıkla Mücadele Komitesi (ECRI), Kıbrıs, Danimarka, İtalya, Lüksemburg ve Rusya Federasyonu’ndaki ırkçılık ve yabancı düşmanlığına ilişkin rapor yayımladı. Rapora göre, söz konusu bu beş ülkede gelişmeler kaydedildiyse de, hala çözüm bekleyen sorunlar var.
ECRI raporunda, Kıbrıs yönetimine yönelik eleştiriler bulunuyor. Kıbrıs Rum Kesimi’nin, Kıbrıslı Türklerle diyalog ve uzlaşmayı geliştirecek politikalara sahip olmamakla suçlandığı raporda, “Kıbrıslı Türklere yönelik ayrımcılık ve önyargılar doğru bir biçimde teşhis edilmeli ve ele alınmalı,” deniliyor. Göçmen ve uyum konularında da genel bir politika izlenmediği, bu nedenle de göçmen işçilerin ayrımcılığa uğradığı ve insan hakları ihlallerinin yaşandığı ifade ediliyor. Raporda Kıbrıs Türklerinin ayrımcılığa uğradığı ve yönetimin hizmetlerinden yeterince yararlanamadığı belirtiliyor.
“Türkçe şart”
Raporun savunmasız gruplar başlığı altında ele alınan Kıbrıs Türklerinin, ırkçılık ve ırk ayrımcılığı sorunları yaşadığına dikkat çekiliyor. Kıbrıs Türklerinin polis tarafından tacize uğradığını hatırlatan ECRI, Anayasa’da resmi dil olarak yer alan Türkçe’nin, resmi dil olarak kullanılmasının henüz uygulamaya geçirilmediği, ancak bunun gerekli olduğu belirtiyor.
Raporda son olarak Kıbrıs Rum Kesimi’nde emlak sahibi olan Kıbrıs Türklerinin durumuna değiniliyor. Kıbrıs Türklerinin sahip oldukları emlağı iade etmek veya bu emlağın kaybından dolayı değerinin tazmin edilmesi konularında büyük sorunlar yaşadığı belirtiliyor. Irkçılık ve Ayrımcılıkla Mücadele Komitesi, Kıbrıs yönetimini Kıbrıslı Türklerin yaşadığı ırkçılık ve ayrımcılık sorunlarına eğilmesini tavsiye ediyor.
Danimarka hedefte
Komite'nin raporunda, Danimarka'da Müslümanlara yönelik olumsuz havanın giderek endişe yarattığı; bazı siyasetçilerin ve medya organlarının, başta Müslümanlar olmak üzere ülkedeki azınlık gruplarını sürekli olumsuz yönleriyle gösterme tavırları sonucu genel havanın giderek kötüleştiği işaret ediliyor.
Hz. Muhammed’i bir terörist olarak tasvir eden karikatürlerin yayımlanması ve sonrasında yaşanan olaylara da değinilen raporda, medyanın ifade özgürlüğünü tartışmaya açarken, provakasyondan kaçınması gerektiğinin altı çiziliyor.
Ayrıca raporda, yabancılarla ilgili vatandaşlık ve uyum yasalarında yapılan değişikliklere de eleştiriler yöneltiliyor.
Rasmussen tepki gösterdi
Danimarka Başbakanı Anders Fogh Rasmussen ise, raporun hatalarla dolu olduğunu söyledi. Başbakan Rasmussen, “Bu eleştirileri reddediyoruz. Bu raporda çok büyük bir sorun var, o da raporda doğrudan doğruya yanlış birçok bilgi bulunması,” dedi.
Danimarka'da 2001'de iktidara gelen liberal-muhafazakar hükümet, mülteciler ve göçmenlere yönelik siyasetiyle ülkede hüküm süren İslam karşıtlığı yüzünden sık sık insan hakları kuruluşlarının eleştiri oklarına hedef oluyor.
Irkçılıkla mücadele artırılmalı
İtalya da, Komite’nin eleştirilerinden nasibini aldı. Raporda, göç yasası ve yasanın uygulanması sırasında yaşanan insan hakları ihlalleri eleştiriliyor. Rusya raporunda ise, ırkçılıkla mücadele kapsamında alınan önlemlerin yeterli olmadığı belirtiliyor. Lüksemburg’a ilişkin olaraksa, mültecilerin barınaklarının iyileştirilmesi gereği vurgulanıyor.
Irkçılık ve Ayrımcılıkla Mücadele Komitesi, Avrupa Konseyi'ne üye bütün ülkelerde ırkçılık, ayrımcılık, Yahudi düşmanlığı ve hoşgörüsüzlükle mücadele için faaliyet gösteriyor. Komite, bu çerçevede mevcut ulusal ve uluslararası önlemlerin etkinliğini değerlendirerek, bunların güçlendirilmesi için öneriler sunuyor.