Ankara’da önemli buluşma
13 Kasım 2007Türk Cumhurbaşkanı Abdullah Gül'ün Ankara'da evsahipliği yaptığı toplantıda, İsrail Cumhurbaşkanı Şimon Peres ve Filistin Lideri Mahmud Abbas, Batı Şeria'da üçlü bir sanayi bölgesi kurulmasını öngören deklarasyona imza attılar.
Filistin’in “asıl” lideri
Proje, Gazze'nin tamamen Hamas kontrolüne geçmesinin ardından, Batı Şeria'ya sıkışan Mahmud Abbas açısından büyük önem taşıyor. Bu proje ile hem İsrail, hem de Ortadoğu'nun önemli ülkelerinden Türkiye, Filistin'in "asıl lideri" olarak hala Mahmud Abbas'ın görüldüğünü tüm dünyaya ilan etmiş oldular. Annapolis öncesinde Filistinlilerce liderliği sorgulanmaya başlanan Mahmud Abbas, Ankara'da atılan bu imza ile yerini sağlamlaştırdı.
Kaydırılan sanayi projesi
İmzalanan deklarasyon, Türkiye'nin izlediği Ortadoğu politikası açısından da önemli bir kilometre taşı. Projenin orjinali aslında ortak sanayi bölgesinin Gazze Şeridi'nde, Erez'de kurulmasını öngörüyordu. Ancak Gazze'nin kontrolünün Hamas'a geçmesinin ardından, Türkiye de projeyi Abbas'ın kontrolündeki Batı Şeria'ya kaydırdı.
Böylece, yaklaşık iki yıl önce Hamas'ı Ankara'ya davet ederek, hem İsrail'in, hem de Washington yönetiminin büyük tepkisini çeken Türk hükümeti, tüm dünyaya resmen, "Ankara'nın Filistin'deki tek muhattabı, Hamas değil, Abbas yönetimidir" mesajı vermiş oldu.
Hamas dışlanıyor
Ankara'da atılan bu imzalardan, İsrail de son derece memnun. Çünkü Abbas yönetiminin tüm dünya üzerinde meşrulaştırılması ve güçlenmesi, Hamas'ın dışlanması anlamına geliyor. İsrail'in tüm politikası da zaten, İsrail Devleti'nin var olma hakkını tanımayan Hamas'ın, uluslararası camia tarafından dışlanmasını öngörüyor.
Batı Şeria'da kurulacak üçlü sanayi bölgesi, Filistin halkı açısından da, ekonomik ve toplumsal kalkınma için bir umut ışığı konumunda.
Türkiye Batı Şeria’da üniversite kuruyor
Türkiye ayrıca yine Batı Şeria'ya bir üniversite de kurmayı planlıyor. Hem sanayi bölgesi, hem de üniversite gibi yapılanmalar, bölgede güvenlik, istikrar, ve barışın tesisine somut katkı anlamı taşıyor. Bu projeler, başta Ortadoğu dörtlüsü olmak üzere, uluslararası camia tarafından da destekleniyor.
Abbas ve Peres, Ankara'da sadece ortak sanayi bölgesi deklarasyonuna imza atmakla kalmadılar. Türkiye parlamentosuna birlikte gidip, ayrı ayrı birer konuşma yaptılar. İki liderin birbirlerinin konuşmasını dinlemesi de, konuşmalarında barış mesajları vermeleri de, Ortadoğu'da "gerilimin yumuşatılması" açısından olumlu işaret oldu.
Peres’ten Abbas’a: "Dostumuz"
Türk parlamentosundaki konuşmalar sırasında, Peres Abbas'a "dostumuz" diye hitap etti ve bağımsız Filistin devletinin gerekliliğinden bahsetti. Abbas ise İsrail ile barış istediklerine ilişkin mesajlar verdi.
Her iki liderin verdiği bir başka ortak mesaj ise, Türkiye'nin Ortadoğu sorununun çözümü konusundaki "kilit rolü" üzerine oldu. Peres, Türkiye'nin Annapolis toplantısına katılacağını Türk Meclisi kürsüsünden resmen açıkladı. Abbas ise, "demokratik rejimi" nedeniyle Türkiye'nin hem Filistin, hem de tüm Arap dünyası açısından örnek teşkil ettiğini söyledi.
Böylece Ankara da, uzun süredir istediği, Ortadoğu'da daha etkin rol oynama amacını, bu zirve ile gerçeğe dönüştürmüş oldu.