Almanya’da CDU liderine "ifade özgürlüğü" tepkisi
29 Mayıs 2019Almanya Başbakanı Angela Merkel'in partisi Hristiyan Demokrat Birlik'in (CDU) lideri Annegret Kramp-Karrenbauer'in YouTube'da yayınlanan CDU karşıtı bir videoya ilişkin sözleri ifade özgürlüğünü sorguladığı gerekçesiyle tepkilere yol açtı.
Avrupa Parlamentosu (AP) seçimleri sonrasında Pazartesi günü Berlin'de düzenlenen basın toplantısında Kramp-Karrenbauer'e seçimler öncesinde Rezo adlı YouTuber'ın yayınladığı ve 10 milyondan fazla tıklanan videoya ilişkin bir soru soruldu. Rezo iklimlerin korunması ve dijitalleşme konularındaki yetersizlikleri nedeniyle CDU'ya oy verilmemesi çağrısında bulunmuştu. Almanya'da tartışma yaratan videonun yayınlanmasının ardından 70 YouTube yıldızı Rezo'ya destek veren, CDU'nun yanı sıra Sosyal Demokrat Parti (SPD) ve Almanya için Alternatif (AfD) oy verilmemesi çağrısında bulunan bir video yayınlamıştı.
Geçen sonbaharda CDU liderliği görevini Angela Merkel'den devralan Annegret Kramp-Karrenbauer, seçimler öncesinde böyle bir videonun yayınlanmasını sert bir şekilde eleştirdi. Kramp-Karrenbauer, "Diyelim ki seçimden iki gün önce 70 gazetenin yazı işleri ortak bir çağrı yayınlasa ve CDU ile SPD'yi seçmeyin dese, bu ülkede ne olurdu? Bu açık bir şekilde seçimden önce kamuoyu oluşturmak olurdu" dedi. Bunun ülkede tartışma yaratacağını savunan Kramp-Karrenbauer, kamuoyu oluşturma konusunda, "Analog alanın kuralları ne ve dijital alanda gerçekte hangi kurallar geçerli?" sorusunun doğduğunu ifade etti.
Kramp-Karrenbauer'e tepki yağdı
CDU lideri bu sözlerle sosyal medyayı, YouTube'u, interneti sansürlemek gerektiğine mi işaret etti? Kramp-Karrenbauer'in sözleri, Twitter'in yanı sıra siyasette de büyük tepki topladı.
SPD Genel Sekreteri Lars Klingbeil, "Bu çok saçma. Bir aktör veya sporcu seçim tavsiyesinde bulunduğunda kimse buna tepki göstermez. Sayın Kramp-Karrenbauer, şimdi gerçekten YouTuberlara yasal bir düzenleme yapmayı ciddi bir şekilde düşünüyorsa, benim partimin buna destek vermek kesinlikle söz konusu olmaz" açıklamasında bulundu.
Liberal çizgideki Hür Demokrat Parti (FDP) lideri Christian Lindner de Twitter'dan yaptığı açıklamada, Kramp-Karrenbauer'in seçimler öncesinde ifadenin açıklanmasına ilişkin bir düzenleme yapma niyetinde olduğunu belirterek, "Tam aksine sosyal medyada da çok daha fazla açık tartışmalara ihtiyacımız var" dedi.
CDU lideri, kendi partisinden bile eleştirilere maruz kaldı. Kuzey Ren-Vestfalya eyaletinin CDU'lu Başbakanı Armin Laschet, DW tarafından Bonn'da düzenlenen Küresel Medya Forumu'nda, "Bir YouTuber'ın söylediği bizim hoşuma gitse de, gitmese de, bu ifade özgürlüğüdür" dedi. Laschet, DW Genel Yayın Yönetmeni Ines Pohl'a verdiği mülakatta da, "Bu gazetecilik değil, bu ifadeyi açıklamaktır. İfadeyi dile getirmenin düzenlemesi olamaz" şeklinde konuştu.
Merkel'den CDU liderine destek
Almanya Başbakanı Angela Merkel ise halefi Annegret Kramp-Karrenbauer'e destek verdi. Başbakan Merkel, Kramp-Karrenbauer'in gelecekte başbakanlığı üstlenmesi konusunda kuşkuları olduğuna dair medyada çıkan haberleri "saçmalık” olarak nitelendirdi. Merkel, "Uzun yıllardır bulunduğum siyasi görevlerimde saçmalıklarla yoğun bir şekilde hiç ilgilenmedim. Bu nedenle konu hakkında daha fazla yorum yapmak istemiyorum” dedi. Merkel, "CDU'da tanıdığım herkes, ifade özgürlüğünü temel bir ilke olarak benimser" ifadesinin de altını çizdi.
Kramp-Karrenbauer de Salı günü sözlerine açıklık getirmeye çalışarak, ifade özgürlüğünü kısıtlamak istediği şeklindeki suçlamaları reddetti. "İfade özgürlüğü ve ifade çeşitliliğini CDU içinde her zaman için savunacağız" diyen Kramp-Karrenbauer, seçim kampanyası gibi dönemlerde "Birbirimizle nasıl tartışacağımız ve siyasi kamuoyunun nasıl oluşacağı konusunda hepimiz sorumluluk taşıyoruz” ifadesini kullandı. CDU lideri, burada sorulması gereken sorunun "Sosyal medya yoluyla siyasi kültürün ve iletişimin nasıl değiştiği” olduğunu söyledi.
Online imza kampanyası
Kramp-Karrenbauer'in ifade özgürlüğünü kısıtlamak istemediği yönündeki sözleri de tepkileri gidermeye yetmedi. Marmeladenoma ve Herr Newstime adlı YouTuberlar tarafından başlatılan imza kampanyasına Salı akşamına kadar 42 binden fazla kişi destek verdi. "İfade özgürlüğümüze sansür yok, Sayın Kramp-Karrenbauer" başlıklı kampanya metninde "YouTuber Rezo'nunki gibi videolar seçim kampanyaları döneminde özel düzenlemeye mi tabi olmalı? Biz buna 'Hayır' diyoruz" denildi.
Medya hukuku uzmanları da sosyal medyaya yönelik özel bir yasal düzenlemenin anayasaya aykırı olacağı görüşünü savunuyor. Avukat ve medya hukuku uzmanı Simon Assion, DW'ye yaptığı açıklamada, "Influencerların belirli siyasi görüşlerini açıklamasını yasaklayan bir yasa kesinlikle anayasaya aykırı olur" dedi. Kramp-Karrenbauer'in dile getirdiğinin aksine analog ve dijital ortam arasında fark olmadığına dikkat çeken Assion, "Bir görüşü pazar yerinde veya internet ortamında yaymak arasında yasalar açısından" fark bulunmadığını vurguladı.
DW,AFP,dpa/JD,HT
© Deutsche Welle Türkçe