1. İçeriğe git
  2. Ana menüye git
  3. DW'nin diğer sayfalarına git

Afganistan ihmalin intikamını alıyor

Daniel Scheschkewitz / DW7 Ağustos 2007

Afganistan Devlet Başkanı Hamit Karzai ABD’de güven tazelemeye çalışıyor. DW Washington temsilcisi Daniel Scheschkewitz, Washington’un geçmişte yaptığı stratejik hataların günümüze yansıdığı görüşünü dile getiriyor.

https://p.dw.com/p/BRnW
DW Washington temsilcisi Daniel Scheschkewitz

“Başkan Bush ile Karzai’nin görüşmesi felçli bir ördek ile topraksız bir kralın buluşması gibiydi. Afganistan’da artan adam kaçırma olayları, Taliban’ın saldırılarını arttırması, aynı zamanda kaçak uyuşturucu ticaretinin yaygınlaşması ve komşu ülke Pakistan’da radikal dinci akımların hızla güçlenmesi zaten zayıf olan Kabil yönetimini daha da tedirgin ediyor. Son aylarda NATO’ya bağlı askerlerin desteği ile zar zor ayakta kalan Karzai’nin, iş yapamaz hale geldiğini Alman ve Güney Koreli rehinelerin olayları bir kez daha gösterdi.

Peki iktidar koltuğuna zaten pamuk ipliğiyle bağlı olan Karzai yönetimine Washington ne destek verebilir? ABD şu sıralara milyarlarca dolar para akıtarak ülkede istikrarı sağlamaya çalışıyor zaten. Uluslararası yardım kuruluşları da imar faaliyetlerini arttırarak bir çok sorunla elinden geldiğince mücadele etmeye çalışıyor. Bu sayede başarı sağlanan en önemli alan çocuk ölümlerinin azaltılması oldu. Bundan 5 yıl öncekine oranla çocuk ölümlerinde radikal biçimde azalma kaydedildi.

Ancak Batı’da başarı olarak nitelenen bu tür gelişmeler Afganistan’da bambaşka bir gözle değerlendiriliyor.

Örneğin Afganistan’da bulunan 20 bin Amerikan askerine öfke çığ gibi büyüyor. Amerikan ordusunun Taliban’a ve El Kaide’ye karşı verdiği mücadelede binlerce sivilin yaşamını yitirmesi bu öfkenin daha da artması sonucunu doğurdu.

Ülkenin güneyinde barışı sağlasın diye gönderilen askerler sıcak savaş yaşayan, muharip güçlere dönüştü. Afganistan Devlet Başkanı Karzai, bölgedeki ISAF birliklerini sivil ölümleri konusunda hassas olmaya çağırdı. Ancak ülkede görev yapan çok az sayıda Amerikan askeri NATO çatısı altında görev yapıyor bu nedenle Karzai’nin hassasiyet çağrıları etkisiz kalıyor.


Ayrıca sivil ölümleri en çok Taliban’ın ekmeğine yağ sürüyor. Yabancı askerlerin öldürdüğü her Afgan çocuk halkın yabancı güçlere karşı nefretini arttırırken, Tabilan’a sempatiyi tetikliyor. Aynı şey fakirliğin diz boyu olduğu ülkede her metrekare afyon tarlasının yok edilmesinde de yaşanıyor. Bu arada Pakistan sınırından Taliban’a akan destek de ivedilik kazanıyor.

Bütün bu sorunlar karşısında ABD Başkanı Bush ise eli kolu bağlı oturuyor. Bush’un desteklediği Pakistan Devlet Başkanı Müşerref halk desteğini kaybetti, kaybediyor. Lal Mescidi operasyonu buna örnek. Washington’un her hangi bir müdahalesi ki bu ancak Molla Ömer ya da Usama Bin Ladin’in yakalanması için mümkün olabilir, Pakistan’da Müşerref’in devrilmesi sonucunu getirir. Böylesi bir durumda da Bush uluslararası terörle mücadelede en önemli ortağını yitirmiş olur.

Irak savaşı yüzünden uzun süre ihmal edilen Afganistan ABD’den bir nevi intikam alıyor. Batı’nın ortak bir kalkınma stratejisi takip etmemesi de durumu daha tehlikeli boyuta taşıdı. Şimdi, Bush’un görev süresinin sonuna yaklaşıldığı bir dönemde strateji değişikliği de söz konusu olamaz. Karzai, en fazla Beyaz Saray’da yönetim değişikliğini bekleyerek ülkesi için yeni bir başlangıç yapmayı deneyebilir. Tabi o zamana kadar çok geç kalınmış da olabilir. Bu süreç ilerlerken ülkedeki imar çalışmaları için Batı’nın adam akıllı bir plan geliştirmesi gerekiyor. Aksi takdirde ortaya çıkacak başka bir rehine krizi Afganistan’ı yerinden sarsmaya yetecektir!”