AB’de müzakere pazarlıkları

AB Dönem Başkanı Almanya, Hükümetlerarası Konferans’ta Türkiye yürütülen müzakerelerde, “Mali Kontrol”, “İstatistik”, “Ekonomi ve Para Birliği” fasıllarından oluşan 3 başlığının açılmasını istiyor. Ancak Brüksel kulislerinde, Fransa'nın, kendi kamuoyuna Türkiye'nin üyeliğini desteklediği görüntüsünü vermemek için “Ekonomi ve Para Birliği” başlığını açtırmayacağı konuşuluyor.

Nitekim Fransa Dışişleri Bakanı Bernard Koucher de bu hafta yapılan AB Dışişleri Bakanları toplantısı sırasında, ülkesinin bir başlığı veto edebileceğini ima etti. Kendisine Türkiye ile kaç başlıkta müzakerelere başlanacağı sorulan Kouchner, “İki fasılda müzakerelere başlayacağımızı belirttik. Ama karar verince size de söyleriz” yanıtını verdi. Deutsche Welle’nin görüşünü aldığı AB diplomatik kaynakları da “Türkiye ile bir ya da iki başlığın açılabileceğini” belirtiyorlar.

Rumlardan da veto tehdidi

Brüksel'in bu kadar ihtiyatlı bir tavır almasının bir başka nedeni de Güney Kıbrıs'ın tutumunun henüz tam olarak belli olmamasından kaynaklanıyor. Rum Dışişleri Bakanı Yorgos Lilikas, Paris'te Fransız Dışişleri Bakanı ile yaptığı görüşmesi sırasında, Güney Kıbrıs'ın da Ankara ile “Mali Kontrol” faslındaki müzakereleri, Kıbrıs'taki siyasi sorun nedeniyle veto etmek istediğini belirtti.

Rumların da bu başlığı veto etmesi kesinlik kazanırsa, hem Fransa hem de Rum engeli yüzünden, açılacak müzakere faslı sayısı 1'e düşmüş olacak. Ancak bununla birlikte Güney Kıbrıs'ın şu dönemde veto kartını kullanmayacağı da tahmin ediliyor.

Önümüzdeki hafta yapılacak Hükümetlerarası Konferans'ın hangi düzeyde gerçekleştirileceği de tam olarak netleşmedi. Brüksel'de yapılacak bu toplantının dışişleri bakanları düzeyinde olabileceği, Türkiye'yi de temsilen Başmüzakereci ve Ekonomiden Sorumlu Devlet Bakanı Ali Babacan'ın veya Dışişleri Bakanı Abdullah Gül'ün beklendiği söyleniyor.

AB’de Anayasa tartışmaları

21 – 22 Haziran tarihlerinde Brüksel’de yapılacak AB devlet ve hükümet başkanları zirvesinde ise Türkiye konusunun ikinci planda olması bekleniyor. Zira Avrupa Birliği’ne üye ülkeler şu sıralar AB Anayasası’na ilişkin tartışmalara kilitlenmiş durumda. AB ülkeleri, devlet ve hükümet başkanları zirvesinde, 2009'da yürürlüğe girmesi istenen, AB Anayasası üzerinde uzlaşmaya gayret gösterecekler.