1. İçeriğe git
  2. Ana menüye git
  3. DW'nin diğer sayfalarına git
PolitikaAmerika Birleşik Devletleri

ABD'de demokrasi hâlâ yaşıyor!

Pohl Ines Kommentarbild App
Ines Pohl
10 Kasım 2022

ABD'de ara seçimler öncesi demokrasinin geleceğine ilişkin endişe büyüktü. DW Washington Temsilcisi Ines Pohl'e göre korkulan olmadı.

https://p.dw.com/p/4JK2P
Amerika Birleşik Devletleri'nde yapılan Kongre ara seçimlerinde oy kullanan bir seçmen - (08.11.2022 / Atlanta-Georgia)
Fotoğraf: Elijah Nouvelage/Getty Images

Normalde Amerika Birleşik Devletleri'ndeki (ABD) ara seçimler uluslararası alanda pek rol oynamaz. Genelde adayların tartışmaları yerel ve bölgesel konulara odaklanır, dünyanın gidişatına bir etkisi olmaz.

Ancak Donald Trump'ın başkanlığından bu yana var oluş krizi yaşayan ülkede artık "normalden" bahsedebilmek zor. Bu nedenle ara seçimlerden sonra ülkenin uçuruma bir adım daha yaklaşabileceği düşünülüyordu.

Bu yüzden de dünyanın gözü 8 Kasım'daABD'de gerçekleştirilen ara seçimlerdeydi.Seçimlere yönelik en önemli soru ise Trump'ın ve onun gibi demokratik sistemleri baltalamayı düşünenlerin, seçimleri inkar edenleri, ırkçıları ve aşırı sağcıları bir sonraki başkanlık seçimlerinde meşru seçim sonuçlarını tanımayacak bir pozisyona getirmeyi başarıp başaramayacağıydı.

Trump destekçilerinin 6 Ocak 2021'de gerçekleştirdiği Kongre baskını ile zirveye ulaşan Trump'ın yıkıcı politikalarının, Beyaz Saray dışında da başarılı olup olmadığının görülmesi açısından önemliydi.

Korkulan olmadı

Trump bu konuda başarılı olamadı. Trump destekçilerinin geniş çapta siyasi sorumluluk üstleneceğine yönelik endişeler gerçekleşmedi. Hatta tam tersi oldu. Yıllardır hiçbir iktidar partisi ara seçimlerde Joe Biden'ın liderliğindeki Demokratlar kadar başarılı olmadı.

Öte yandan gelen sonuçlar, ABD'de insanların en büyük endişesinin ekonomiye yönelik olduğunu gösteriyor. ABD'de ev fiyatları bazı bölgelerde takip edilemez şekilde artıyor, enflasyon yüksek ve insanlar gelecekleri için kaygılı.

Sonuçlar, Amerikalıların ülkedeki demokrasinin durumu konusunda endişe taşıdığını da olduğunu ortaya koydu. Zira oy kullanmamanın sadece fanatiklerine işine yarayacağı düşünüldüğü için seçimlere katılım oldukça yüksekti.

Dikkat çekici bir diğer nokta ise iklim kriziyle mücadelenin ABD'de en çok tartışıldığı bir dönemde çok sayıda ilk kez oy kullanan seçmenlerin sandık başına gitmesi. İklim, neredeyse Cumhuriyetçilerin tamamının alaya aldığu bir konu.

Kürtaj hakkı ile ilgili tartışmalar da Trump'ın korkulan zaferine engel oldu.

Kongre'deki çoğunluğu kaybetmeleri durumunda yönetim zorlaşacak olsa da Biden'ın eli yine de güçlendi.

Şimdi ne olacak?

Peki bunun Cumhuriyetçiler için anlamı ne? Trump fanatiklerinin en azından ulusal çapta çoğunluk elde edemeyeceği kanıtlandı mı? Gelecek hafta Trump başkanlığa aday olduğunu duyuracak mı? Trump'tan uzaklaşarak seçimlerde başarı elde eden Florida Valisi Ron DeSantis, başkanlık yarışına katılma cesaretine sahip mi?

Biden, Demokratların görece başarısını kuşkusuz kendi başarısı haline de getirdi. Eşi Jill Biden ile gelecek başkanlık seçimlerinde yeniden aday olup olmayacağına gelecek yılın başında karar vereceğini duyurdu.

Gelecek günlerde ve haftalarda yanıtlanması gereken pek çok soru var. Ama şu an için bir nefes alabiliriz. Öldüğü düşünülen Amerikan demokrasisi yaşıyor. Ve bu gerçekten iyi bir haber.