1. İçeriğe git
  2. Ana menüye git
  3. DW'nin diğer sayfalarına git

ABD, Müşerref sonrası Pakistan’ı tartışıyor

Jens Borchers16 Kasım 2007

Amerika Birleşik Devletleri'nde "Müşerrefsiz bir Pakistan" üzerine tezler geliştiriliyor. Beyaz Saray'ın bu ülkede değişiklik istediği ileri sürülüyor. Ancak askeri ve coğrafi faktörlerin ABD'yi zorladığı belirtiliyor.

https://p.dw.com/p/CI1l
Beyaz Saray’ın Müşerref’i desteklemekten vazgeçse bile yerine yeni bir general bulacağı ileri sürülüyor.
Beyaz Saray’ın Müşerref’i desteklemekten vazgeçse bile yerine yeni bir general bulacağı ileri sürülüyor.Fotoğraf: AP

Pakistan’da 9 Ocak’ta yapılacak seçimler için süreç başladı. Dün gece yarısı itibariyle parlamento dağıtıldı ve bu sabah geçiş hükümeti yemin ederek göreve başladı. Olağanüstü hal ilan ederek tüm yetkileri elinde toplayan Pakistan Devlet Başkanı Pervez Müşerref, ülkesinde “şimdiye kadar bir hükümetten diğerine geçişin bu kadar kolay olmadığını” söyledi. Bu arada muhalefet lideri Benazir Butto’ya yönelik ev hapsi uygulaması da kaldırıldı. Butto’nun evinin önündeki polislerin politikacının güvenliği için kalacakları açıklandı. Pakistan Devlet Başkanı Pervez Müşerref, her ne kadar yaptıklarını “demokrasinin özü” olarak açıklasa da buna inanların sayısı giderek azalıyor. ABD’de de Müşerref’in geleceği tartışılıyor.

Müşerref iyi mi kötü mü? Amerikan televizyonundaki bir tartışma programında sorulan bu soruya Bush hükümetinin cevap vermesi gerekiyor. Başkan Bush’un, 2001 yılındaki değerlendirmesi şöyle idi: “İyi bir dostluğumuz var. Bir kez daha uzun ve stratejik ortaklığımızla ilgili sorumluluklarımızı vurguladım.”


Pakistan’da değişim talebi

Oysa New York Times gazetesinde yer alan habere göre Beyaz Saray, “Müşerrefsiz bir Pakistan” üzerine düşünmeye başladı bile. Haberde Amerikan hükümetinin Pakistan’da değişiklik istediğine yer veriliyor. Beyaz Saray uzun süre General Müşerref ve orduyu destekledi. Şimdi radikal dinciler Müşerref’in yöntemlerini kullanıyor. Pakistan ordusunun nükleer teknolojiyi, Libya, İran ve Kuzey Kore’ye verdiği konusunda da kuşkular var. Pakistanlı generaller ile ilgili bir kitap yayınlayan Adrian Levy, Beyaz Saray’ın her şeyden haberi olduğu görüşünde: “2001 yılında El Kaide ve Taliban ile ilişkisi olup, nükleer teknolojiyi ihraç eden askeri bir grup olduğu kesin. Ama bunlar Iraklı değildi. İstihbarat servisleri bu grubun Pakistanlı olduğunu söylüyor.”

Bu saptamadan ve Pakistan’a yapılan 11 milyar dolar yardımdan sonra Beyaz Saray ne yapacak? Müşerref’i desteklemeye devam edecek mi yoksa B planını mı uygulamaya koyacak? Pakistan’da büyükelçilik yapmış olan Teresita Schaffer, şunları söylüyor: “Hiçbir askeri rejim sonsuza kadar iktidarda kalamaz. General Müşerref yaklaşık altı aydır zor bir dönem geçiriyor. Pakistan hükümetine uzun vadeli destek verilecekse, hukuki meşruiyetine de dikkat edilmeli.”


Beyaz Saray’ın elindeki koz

Başkan Bush’un her zaman vurguladığı demokrasi, özgür seçimler, düşünce özgürlüğü gibi koşulların Pakistan için de geçerli olması gerekiyor. Pakistan’a giden Dışişleri Bakan Yardımcısı John Negroponte’nin General Müşerref’le tam da bu konuyu konuşması bekleniyor. Beyaz Saray’ın elindeki en önemli koz askeri yardımlar. Askeri yardımların kesilmesi General Müşerref’in sonu olur, ama onu kim izleyecek? Üstelik Pakistan, Afganistan operasyonu için hala vazgeçilmez bir ülke. Savunma Bakanlığı sözcüsü Geoff Morell, Amerika’nın Afganistan’la ilgili endişelerini dile getirirken açık konuşuyordu: “Bu ülke Afganistan’daki komutanlarımız için çok önemli. Sevkiyatımızın % 75’ini bu ülke üzerinden yapıyoruz. Kullandığımız benzinin % 40’ı da Pakistan’daki rafinerilerden geliyor.”

Pakistan’ın elindeki nükleer başlıklar

Pakistan ordusu ile uzlaşma zorunluluğu El Kaide’ye karşı mücadeleye verdiği desteğin yanı sıra elindeki 40–70 arasında olduğu tahmin edilen nükleer başlıktan kaynaklanıyor. Bunun kısa vadede değişmesi mümkün değil. bu yüzden de Beyaz Saray’ın Müşerref’i desteklemekten vazgeçse bile yerine yeni bir general bulacağı tahmin ediliyor.