1. İçeriğe git
  2. Ana menüye git
  3. DW'nin diğer sayfalarına git

30.06.2008 - Alman basınında EURO 2008 yorumları

Murat Çelikkafa30 Haziran 2008

30.06.2008 tarihli Alman gazetelerinde, dün sona eren EURO 2008'le ilgili yorumlar ağırlıkta. Gazeteler, Türkiye örneğinden hareketle, turnuvanın, Avrupa'yı daha da kaynaştırdığı görüşünde birleşiyor.

https://p.dw.com/p/ETAa
Bugünkü Alman gazetelerinin haber ve yorumları büyük ölçüde futbol ayrılmış durumda
Bugünkü Alman gazetelerinin haber ve yorumları büyük ölçüde futbol ayrılmış durumda

30.06.2008 tarihli Alman gazetelerinde, dün sona eren EURO 2008'le ilgili yorumlar ağırlıkta. Şampiyonayla ilgili değerlendirmelerde en dikkat çekici noktalardan biriyse, Türkiye örneğinden hareketle, turnuvanın Avrupalıları daha da kaynaştırdığı konusunda hemfikir olunması.

Yorumlara geçmeden önce, dün akşam İspanya karşısında alınan 1:0'lık mağlubiyetin, gazetelerin manşetlerine nasıl yansıdığına gözatıyoruz:

Almanya'nın en yüksek tirajlı gazetesi Bild "Rüya sona erdi! Sizinle yine de gurur duyuyoruz. Ancak İspanyollar iyi olan taraftı" ifadeleriyle final maçının kısa bir özetini yapıyor. Ülkenin saygın ulusal gazetelerinden Süddeutsche Zeitung'un manşeti ise ilk bakışta pek futbolla ilgi değilmiş izlenimi uyandırsa da Luis Aragones'in talebelerinin turnuva boyunca gösterdiği performansın kısa bir tanımı şeklinde: "Sanatkârlar, geçit vermedi!". Diğer bir ulusal gazete Frankfurter Allgemeine Zeitung, "İspanya Avrupa Şampiyonu! Almanya 1:0 kaybetti ve Ballack mutlu sona yine ulaşamadı" diyerek, uluslararası arenadaki tüm finalleri kaybeden kaptan Michael Ballack'ın yine "daimi ikincilikten" kurtulamadığını belirtiyor.

Başkent gazetetelerinden Berliner Morgenpost ise bir soruyu manşetine taşıyor ve "Almanya neden iyi bir ikinci?" ifadesiyle Joachim Löw'ün öğrencilerinin azimli mücadele ettiğini ancak çok hata yaptığını belirttikten sonra "Yazık oldu! Ama yine de ortada dramatik bir durum yok" saptamasında bulunuyor.

Kölner Stadt-Anzeiger "İspanyollar Viyana'da tac giydi" derken ulusal çaptaki gazetelerden Die Welt "Fernando Torres, Alman rüyasını bitirdi" manşetine yerveriyor. Hamburger Abendblatt "Sadece ikinci olduk, ama yine güzeldi" ifadesiyle okuycularını teselle etmeye çalışırken, spor dergisi Kicker "Rüyadan uyandık" diyerek maç boyunca üstün olan İspanyolların, şampiyonluğu hakkettiğini kaydediyor.

Evet, Alman basınında EURO 2008 finaliyle ilgili bazı başlıklar böyleydi. Şimdi geçiyoruz yorumlara... Yine Bild'le başlıyoruz. "Bu şampiyonada sadece yeşil sahadaki kahramanlar ve zaferler öne çıkmadı, taraftarlar da kazananlar arasındaydı" ifadeleriyle başlayan gazetenin yorumu şöyle devam ediyor:

"Taraftarlar sayesinde Avrupa birbiriyle daha da kaynaştı. Türklerle birlikte muhteşem bir futbol bayramı yaşadık. Klose ve Podolski, Polonya asıllı olmalarına rağmen Almanya için ter döktü. Hamit Altıntop Almanya'da doğdu ama Türkiye adına mücadele etti. Bizler de hepsine birden alkış tuttuk. İlk kez bu Avrupa Şampiyonası'nda kadın seyircilerin sayısı erkekleri geride bıraktı. Tüm Almanya'da tam bir şenlik havası hakimdi."

Başkent gazetesi Berliner Zeitung ise futbol-siyaset bağlantısını kurduğu yorumunda "Avrupa Şampiyonaları, her ulus için kendi reklamlarını yapmak adına büyük bir fırsattır ve hemen hemen tüm katılımcılar bu fırsatı iyi değerlendirdi" saptamasını yapıyor ve ekliyor:

"Polonya, Çek Cumhuriyeti ve Rusya, eski Doğu Bloku'na mahsus o karamsarlıktan sıyrıldıklarını gösterdiler. Özellike AB üyesi olmayan bazı ülkeler, 'Avrupa'da âdil bir düzenin hakim olduğu bir topluluk oluşturulması' fikrine önemli katkılarda bulundu. Örneğin Türk ve Rus oyuncular, sahada attıkları çalımlarla milyonların gönüllerini fethetti ve ülkelerinin Avrupa Birliği'ne daha da yakınlaşması adına büyük sempati topladı."


Mainz'da çıkan Allgemeine Zeitung da Avrupa'da siyasetçilerin başaramadığı kaynaşmayı yeşil sahalarda futbolcuların başardığı görüşünde. Şampiyonayı Türk-Alman ilişkileri açısından da ele alan gazete, özellikle Hamit Altıntop'a övgüler yağdırıyor:


"Almanlar, Türk hemşehrileriyle daha önce hiç bu kadar dostâne ilişkiler kurmamıştı. Her iki taraf da birbirlerine saygı ve takdir duygularıyla yaklaştı. Peki bu neden her zaman böyle olmuyor? Gelsenkirchen doğumlu olan ama ay-yıldızlı forma altında mücadele eden Hamit Altıntop ise bu yeni özgüvenin ve verimli birlikteliğin sembolüydü. Bayern Münihli yıldız, otaya koyduğu performansla, önyargılara karşı adeta tek başına bayrak açtı. Futbol, bize olması gerekenleri gösterdi."