1. İçeriğe git
  2. Ana menüye git
  3. DW'nin diğer sayfalarına git

Avrupa basınından özetler

25 Eylül 2013

Avrupa basını İran'ın Batı ile yakınlaşma çabaları, Mısır'daki gelişmeler ve Fransa'daki Romanların durumu ile ilgili yorumlara ağırlık veriyor.

https://p.dw.com/p/19oHr
Die Titel verschiedener europäischer Tageszeitungen, aufgenommen am 7.11.2002. Die Zeitungsverlage im In- und Ausland sind fast ausnahmslos durch die sinkenden Werbeausgaben der Wirtschaft und dem damit verbundenen Rückgang auf dem Anzeigenmarkt gebeutelt. Sie müssen Mitarbeiter entlassen und andere Sparmaßnahmen vornehmen.
Fotoğraf: picture-alliance/dpa/Fotoreport

Fransız Sud Ouest gazetesi bugünkü sayısında, İran'ın yeni Cumhurbaşkanı Hasan Ruhani'nin, Suriye sorununun çözümünde arabuluculuk yapma önerisi ile Batı'ya verdiği ılımlı mesajları yorumluyor:

"ABD ve Fransa'nın Suriye sorunu konusunda girdikleri siyasi çıkmazdan kurtulmaları için tek bir çözüm var. Bu çözüm İran ulusu ve onun şimdiki yönetimi ile yeniden diyaloğun başlatılmasını zorunlu kılıyor. Günümüzde sadece İran Suriye Devlet Başkanı Beşar Esad üzerinde etkili olabilecek durumda. Sadece güçlü ve mantıklı bir İran Şiilerin çıkarlarını Sünnilerin çılgınlıklarına karşı savunabilecek durumda olur. İran, Lübnan'daki İran yanlısı Şii hareketi olan silahlı Hizbullah'ı siyasi bir partiye dönüştürebilir. Batı ile İranlıların dünyası arasındaki yakınlaşmanın Birleşmiş Milletler'e ulaşması fırsatı, acilen değerlendirilmeli."

Hollanda'dan muhafazakâr De Telegraaf gazetesi İran ile ilgili yorumunda, Cumhurbaşkanı Ruhani'ye duyulan güvensizliğin büyük olduğu görüşünde:

"Ruhani, konuşmasında İran'ın hiçbir zaman nükleer silah geliştirme peşinde olmadığını, çünkü bunun İslam inancına aykırı olduğunu söyledi. ABD Başkanı Barack Obama Ruhani'den önce yaptığı konuşmada sözcükleri titizlikle, tartıp biçerek seçti. Obama, kapının biraz açılacağını ama ilk etapta daha fazla açmak istemediğini söyledi. Ruhani'ye duyulan güvensizlik büyük, çünkü Ruhani selefinden daha ılımlı dahi bile olsa, sonuçta izleyeceği politikalar ülkenin ruhanî lideri Ayetullah Ali Hamaney'e bağlı. Batılı diplomatlar İran'ı, içeriye giren ışığın dışarıya bambaşka yansıdığı bir ayna şatosuna benzetiyor. İsrail'de ise Ruhani 'koyun postuna bürünmüş kurt' olarak görülüyor. İsrail'e göre Ruhani kendisini ılımlı gösteriyor ki böylece İran kimse tarafından rahatsız edilmeden atom bombası inşa etme çalışmalarını sürdürebilsin."

İspanya'dan El Pais gazetesi, 'Mısır Ordusu ateşle oynuyor' başlıklı yorumunda, Müslüman Kardeşler'in faaliyetlerinin yasaklanmasını ve mal varlığına el konulmasını değerlendiriyor:

"Mısır Ordusu'nun Müslüman Kardeşler'i devre dışı bırakma girişimi, ateşle oyun oynamaktan farksız. Mahkemenin Müslüman Kardeşler hareketinin yasaklanması yönündeki kararı, generallerin yazdığı bir senaryo. Burada merak edilen konu, Ordu'nun ve ona hizmet eden kukla sivil hükümetin bu yasağı nasıl uygulamaya geçireceği. Müslüman Kardeşler geçen 80 yılda yeraltında yaşadı. Birçok Mısırlı, Müslüman Kardeşler'in iktidarda olduğu dönemde demokrasinin prensiplerini ihlâl ettiğine tanık oldu. Ancak generallerin izlediği siyaset tam bir yanılgı. Müslüman Kardeşler'in şiddetli bir biçimde bastırılması İslamcıların Mısırlıların gözünde kurban, hatta şehit olarak görünmesini sağlıyor."

Fransız Liberation gazetesi Fransa'da yaşayan Romanların içinde bulunduğu durumu mercek altına alıyor. Gazete Sosyalist İçişleri Bakanı Manuel Valls'in Romanlarla ilgili açıklamalarını eleştiriyor:

"Sağcıların ve solcuların yaptığı açıklamalara kulak verildiğinde, bazı yorumlar okunduğunda, Fransa'nın Romanların tehdidi altında olduğuna inanılabilir. Bu, hayal ürünü bir risk: Fransa çok az sayıda Romanın yaşadığı, sayılarının yıllardır sabit kaldığı -Avrupa Birliği ülkelerinden Fransa'ya gelen 20 bin kadın, erkek ve çocuk yaşıyor- bir Avrupa ülkesi. Romanlar tehlikeli yabancılar gibi görünüyor. Romanların çok azının ülkeye entegre olduğunu söyleyerek bunu eleştiren Fransa İçişleri Bakanı Manuel Valls 'Fransızlara gerçeği söylemeliyim' diyor. Gerçek, Romanların bir tehdit oluşturmadığı. Sınır dışı etmek gerçekten de mümkün olan tek çözüm mü?"

© Deutsche Welle Türkçe

Derleyen: Hülya Topçu

Editör: Ercan Coşkun