1. İçeriğe git
  2. Ana menüye git
  3. DW'nin diğer sayfalarına git

Alman basınından özetler

21 Ağustos 2013

Mısır’daki gelişmeler, Guardian skandalı, Yunanistan’a yeni yardım paketi ve Suriye, bugünkü Alman basınında öne çıkan yorum konuları.

https://p.dw.com/p/19ULD
Fotoğraf: picture-alliance/dpa

Basın turumuza Kölner Stadt Anzeiger gazetesinin devrik lider Hüsnü Mübarek’in tahliye edilmesini ele aldığı yorum ile başlıyoruz.

"Mısır, son 8 günde, güvenlik güçlerinin kendi ülkesinin vatandaşına saldırıları sonucu, modern tarihinin en kanlı katliamını yaşadı. Yine de Mısır’ın birçok ufak siyasi partisi medyada boy gösterip ulusun temizlenmesi için bu kanlı dramın haklı olduğunu savunuyor. Mübarek’in tahliye edilmesi belki onların gözünü açar. Ve karşılarında görecekleri şey, ordu tarafından kurtarılan 2011 devrimi değil, aksine Mübarek’in ve devletinin yeni ve demirden bir kostümle geri dönüşü olacaktır."

Düsseldorf’ta yayımlanan Almanya’nın en önde gelen ekonomi gazetelerinden Handelsblatt, İngiliz Guardian gazetesine ajan baskınının ardından, Başbakan David Cameron’ın liderlik becerilerini irdeliyor.

"İlk bakışta ikinci sınıf bir ajan filminden çıkma bir eşek şakası gibi görünen şey, istihbarat çalışanlarının şüpheli tutumları sayesinde, ucu Başbakan David Cameron’a dokunan politik bir skandal olma potansiyeline sahip. Zira Guardian’ın nahoş görülen haber yapma biçimine yapılan arsız müdahale, besbelli birkaç işgüzar ajanın işi değil, aksine Başbakan tarafından bizzat emredilen bir iş. Cameron dinleme skandalını kendi meselesi haline dönüştürdü. Zira Guardian’a yapılan baskın, sadece iktidardaki yöneticilerin liderlik gücüne olan kuşkuyu uyandırmakla kalmıyor, aynı zamanda o kişilerin hukuk devleti ve basın özgürlüğü anlayışına olan kaygıları da tetikliyor."

Straubinger Tagblatt/ Landshuter Zeitung ise seçimlere haftalar kala Alman Maliye Bakanı Schäuble’nin Yunanistan’a ilişkin yaptığı sürpriz açıklamaya değiniyor.

"Maliye Bakanı Wolfgang Schäuble ne düşündü acaba? Genel seçimlerden bir ay önce Yunanistan’ın üçüncü bir yardım paketine ihtiyacı olduğunu söylerken, acaba kontrolünü mü kaybetti? Tabii ki de değil. Schäuble siyasetin eski kurtlarından. Ve sadık biri. O nedenle, ağzından böyle vahim bir cümlenin kaçmış olması, düşünülür gibi değil. İşin içinde daha ziyade Angela Merkel ile kararlaştırılmış ve iyice düşünülmüş bir strateji var. Almanya Başbakanı ve onun veznedarı, konunun seçimden çok kısa bir süre önce hararetlenmesini engellemek istiyor."

Basın turumuzu Reutlinger General Anzeiger gazetesinin Suriye’deki gelişmelere ilişkin yorumu ile noktalıyoruz.

"Suriye rejimi, zehirli gaz kullandığı iddialarını reddediyor ve isyancıları suçluyor. Yalan ve gerçek hiçbir zaman bir savaşta olduğu kadar birbirine yakın değildir. Suriye rejimi, önce BM uzmanlarının ülkeye girmesine izin verip sonra da zehirli gaz kullanacak kadar aptal olabilir mi? İsyancılara karşı yavaş yavaş üstünlük kazanıyor gibi görünse de Esad’ın özgüveni bu kadar yüksek olamaz. Diğer yandan BM yetkilileri müfettişlerine yola çıkmadan önce, rejim birliklerinin sinir gazı kullanma olasılığının en az dört olayda yüksek olduğunu anlatmıştı."

© Deutsche Welle Türkçe

Derleyen: Başak Demir

Editör: Başak Özay