Alman basınından özetler

Frankfurter Rundschau gazetesi, Afrika ülkelerinden Mali'deki Fransız askeri müdahalesini konu alan yorumunda Afrika ülkelerinin kıtadaki sorunlarla başa çıkabilecek duruma gelmesi gerektiğini vurguluyor:

“Fransız askeri müdahalesi devletler topluluğuna zaman kazandırdı. Bu gerekliydi, çünkü Avrupa ve Afrika Birliği teşkilatı son aylarda oldukça mütereddit davranmıştı. Birleşmiş Milletler'den karar çıkmış olmasına rağmen Afrika Ekonomik Topluluğu Ecowas'a bağlı acil müdahale birlikleri hâlâ harekete geçirilmedi. Nijerya'nın komutasındaki birliklerin en kısa zamanda Mali'ye sevk edilmesi gerekir. Avrupalılar da acilen ihtiyaç duyulan askeri eğitim timlerini Güney Mali'ye göndermek için sonbaharı beklememeliler. Nizami Mali birliklerinin kuzeydeki asilerin tehlike yaratmasına meydan vermeyecek duruma getirilmesinde Batı'nın birikim ve uzmanlığına ihtiyaç var.”

Lüneburg'da yayımlanan Landeszeitung'da ise şu satırları okuyoruz:

“Mali'deki askeri müdahale, Fransa'nın solan yıldızını parlatmaya yetmeyecektir. Fransa eski sömürgesinin askeri darbe ve isyanla kaosa sürüklenişine aylarca seyirci kaldı. İktidar boşluğu meydanın radikal İslamcılara kalmasını kolaylaştırdı. Paris şimdi de en sert şekilde müdahale ediyor. Ama bu misyonun başarısızlığa uğraması mukadderdir. Timbuktu'da halkın taşlanması roketlerle önlenemez. Afrika'da ikinci bir Afganistan'ın doğmasına bombalarla engel olunamaz. Fransız savaş uçakları, yarattığı İslamcı teröristlerden daha fazlasını öldüremez. Çünkü Mali operasyonuna stratejik derinlik kazandırılamamıştır.”

Heilbronner Stimme gazetesi Almanya'nın bu kez de askeri misyona aktif olarak katılmaya yanaşmamasına şu cümlelerle değiniyor:

“Almanya'nın destek sözü verip Fransa'nın misyonuna muharip birliklerle katılmayı ret etmesi, zafiyet işareti olarak algılanmamalı. Böyle alelacele yapılan operasyonların boşa gittiğine az tanık olunmadı. Askeri müdahaleler hiçbir zaman kalıcı barış getirmedi.”

Frankfurter Allgemeine Zeitung, askeri müdahale gündeme geldiğinde Almanya'nın derhal kabuğuna çekilmesine artık alışıldığını belirtiyor ve ekliyor:

“Askeri bir durum ortaya çıktığında müttefiklerine önce neyin söz konusu olamayacağını söylemek Alman dış politikasının kendine has özelliği haline geldi. Mali krizinde de Alman ordusunun muharipler arasına katılabileceğine zaten kimse ihtimal vermiyordu. Üstelik kimse böyle bir talepte de bulunmamıştı. Anlaşılan Fransız ordusu İslamcı ve cihatçı teröristlerin iki koldan Mali'nin güneyine ve başkenti Bamako'ya yaptığı saldırıyı durdurabilecek güçteydi. Ancak İngiltere'nin derhal hava nakil kapasitesini Fransızların emrine verdiği ve ABD'nin de insansız keşif uçakları göndermeye hazır olduğunu duyurduğu düşünülecek olursa Almanya'nın tutumu biraz yadırganıyor. Berlin yönetimi,'nasıl yardım edilebileceğinin araştırıldığını' söylemekle yetiniyor. Almanya hükümetinin, Avrupalı müttefiklerle birlikte Mali silahlı kuvvetlerinin eğitilmesine katkıda bulunabileceği şeklindeki ilk açıklamasının ne kadar gerçekçi olduğunun da araştırılması gerekecektir.”

© Deutsche Welle Türkçe

Derleyen: Aydın Üstünel

Editör: Ahmet Günaltay